“Bilim ve Teknoloji Cumhuriyeti” olarak TürkAsrını İnşa Etmek
Doç. Dr. Serkan Kekevi
Düzce Üniversitesi
Akçakoca Bey Siyasal Bilgiler Fakültesi
Uluslararası İlişkiler Fakültesi
Gazi MustafaKemal Atatürk 22 Eylül 1924’te Samsun’da ticaret mektebinde öğretmenlere “Efendiler! Hayatta en hakiki mürşit ilimdirfendir, ilim ve fenden başka mürşit aramak gaflettir, dalalettir, cehalettir!”sözleriyle seslenirken genç Türkiye Cumhuriyeti’nin istikbalinin ancak bilimsayesinde parlak olabileceğini biliyordu. Sanayi devriminin uluslararasıarenayı ve insanlığı nasıl şekillendirdiğini de çok yakından görmüştü ve çokhaklıydı. Milletlerin ve devletlerin uluslararası siyaset arenasındaki yerinibelirleyen temel bağlamlardan birini de bilim ve teknolojideki gelişmişlikdüzeylerinin oluşturduğu yadsınamaz bir gerçektir. İnsanlık tarihi elealındığında daha üst teknoloji kullanımına geçen toplumların geri kalanlarüzerinde galebe çaldıkları da ifade edilebilir. Bilim açısından da durum farklıdeğildir. Özellikle Sanayi Devrimi sonrasında bilim ve teknolojininyakınlaşmaya başlaması ile bilimsel bilgi birikiminin teknoloji üretilmesindedaha yoğun biçimde kullanılması merhalesine geçilmiştir. Teknolojik gelişmelerdünya sathında yaşam biçimlerini değiştirmiştir. Bu dönemin en belirginözelliklerinden biri araştırma laboratuarlarının kurulmasıdır. Bu şekildearaştırma-geliştirme (Ar-Ge) politikaları ortaya çıkmıştır. Ar-Ge yatırımları birdevletin iktisadi- siyasi gücünü ve uluslararası politikadaki ağırlık durumunubelirlemeye başlamıştır. Sanayi Devrimi’nden günümüze ortaya çıkan teknolojikgelişmelerin ekonomik etkilerini ele alan Nikolay Kondratieff’in uzun dönemdalgaları teknoloji ve dünyanın seyri hakkında genel bir bilgi verebilir.
Şekil 1:Kondratieff Dalgaları[1]
Kondratieff’indört dalga olarak ortaya koyduğu teknolojik gelişme /dönüşüm dalgaları her yeniteknolojinin iktisadi yansımalarını serimlemektedir. Özellikle Sanayi Devrimiile başlayan teknolojik ivmelenmenin savaş ve hegemonya döngüleri de yarattığıileri sürülmüştür.[2]Bu küçük çalışma “Kalkınma Planları”ışığında Türk Asrı’nı İnşa hedefini incelemektedir.
Grafik 1: Ar-GeHarcamalarına Göre Önde Gelen Ülkeler (2022)[3]
Ar-Geharcamaları yatırım harcaması niteliğindedir. Ar-Ge’ye ayrılan yatırımlarınmeyvesi hemen gözle görülmemektedir. Bu nedenle çoğu zaman siyasi tercihler vepopülist politik anlayışlar altında Ar-Ge politikaları görmezdengelinebilmektedir. Bu hassas özelliği dolayısıyla Ar-Ge politikalarının devlettarafından uzun erimli politikalar sınıfında düşünülmesi ve hükümetlere bağlıolmaktan çıkarılması gereklidir. Ayrıca devletin özel sektörün Ar-Geyatırımları yapmasını özendirmesi ve desteklemesi de gerekmektedir. KonuyaTürkiye özelinde bakıldığında devletin Ar-Ge yatırım ve harcamalarında başatrolü üstlendiği ifade edilmelidir. Buna ek olarak kamucu yaklaşım çerçevesindede devletin Ar-Ge yatırımlarını yapmasının daha önem arz ettiği de kuşkusuzdur.Öte yandan Ar-Ge faaliyetlerinin sonucunda elde edilecek teknolojik bilgininsanayiye aktarılması sayesinde üretimde sağlanacak değer artışı ileuluslararası alanda/pazarlarda rekabet üstünlüğünün artacağı da aşikârdır. Yüksekteknolojiyle ürün üretilmesi ile sağlanacak kar, Ar-Ge yatırımından çok dahabüyük olabilecektir.
Bu bağlamdabilimin ve bilime dayalı teknolojinin geliştirilmesi için bir millibilim-araştırma politikasının ve “milli yenilik (inovasyon) sistemininçerçeveli bir biçimde belirlenmiş olması zorunludur. Bilim-teknoloji politikasıve milli yenilik sistemleri oluşturulurken Ar-Ge faaliyetlerinin ekonomik,sosyal ve siyasal şart ve ihtiyaçları ile tutarlı olarak belirlenmesigereklidir.
Türkiye’de1960’lı yıllarla planlı ekonomiye geçilmesi ile birlikte kalkınma vebilim-teknoloji politikalarının tasarlanması amacıyla Alparslan Türkeş’in önayak olması ile Devlet Planlama Teşkilatı (1960-2011) ve 1963 yılında ise Türkiye’debilim politikalarının kurumsallaştırılması maksadıyla Türkiye Bilimsel veTeknik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) kurulmuştur. Kuruluş kanunun 1. maddesiuyarınca kurumun amacı; “Türkiye’demüsbet bilimlerde araştırma ve geliştirme faaliyetlerini ülke kalkınmasındakiönceliklere göre geliştirmek, özendirmek, düzenlemek ve koordine etmek; mevcutbilimsel ve teknik bilgilere erişmek ve erişilmesini sağlamak”tır.[4] Birinci Kalkınma Planı’nda“Türkiye’de araştırmanın yeri ve değeri,buna en fazla ihtiyaç duyulan çevrelerde dahi gerektirdiği kadaranlaşılmamıştır.”[5]ifadesi kullanılmış ve bu bağlamda alınacak bazı temel tedbirlerdenbahsedilmiştir. İkinci Kalkınma Planında ise “Kamu sektöründeki araştırma faaliyetlerine giden harcamalar araştırmafonları olarak tanımlanacak, araştırma harcamaları yatırım harcaması olarakdeğerlendirilecek ve bütün kamu kuruluşlarının araştırma fonları iledesteklenecek araştırmaları araştırmanın amacını, kapsamını, süresini ve diğerözelliklerini ayrıntılı olarak ortaya koyan projeler olarak belirtilecektir.”hedefi konulmuştur.[6]Üçüncü Kalkınma Planında yer alan Bilim araştırma ve Geliştirme başlığındayüksek seviyeli bilimsel, teknik ve araştırıcı insan gücünü oluşturmak amacıylaBirinci ve İkinci Plan dönemlerinde öngörülen toplam 6 bin yüksek öğrenimyapmış elemanın yurt dışında yetiştirilmesi programının öngörülen düzeydeuygulanamadığı belirtilmiştir. Araştırmaya ayrılan kaynakların kullanımında iseiktisadî kalkınma ve sosyal gelişmenin gereği olarak maliyeti düşük, verimiyüksek tutacak uygulamalı araştırmalara öncelik verileceği ve önceliklerinseçiminde kalkınma ile sanayileşmenin temel tercihleri esas alınacağıaçıklanmıştır.[7]Dördüncü Kalkınma Planında ülkenin kalkınma hedefleriyle uyumlu, bütüncül birAr-Ge politikası olmadığı belirtilmiş, Ar-Ge faaliyetleri ile sanayi arasındayeterli organik bağın kurulamadığı tespitinde bulunulmuştur.[8]
24 Ocak 1980kararları ile serbest piyasa ekonomisine geçiş yapan Türkiye, Beşinci KalkınmaPlanında “… araştırma, geliştirme,adaptasyon ve ileri teknolojilerin kullanılması açısından öncelikli sektörler,alt sektörler ve alanlar tespit edilip imkânlar bunlar üzerindeyoğunlaştırılmasını” politika olarak belirlemiştir.[9] Altıncı Beş YıllıkKalkınma Planı ise uluslararası sistem açısından kökten değişikliğin olduğuyıllara denk düşmüştür. Sovyetler Birliği çökmüş, Doğu Bloku dağılmış veliberal piyasa ekonomisi artık küresel ekonomik düzen haline dönüşmüştür. Planındikkat çekici özelliklerinin başında artık Türkiye’nin Ar-Ge yatırımı yapmasıgereken alanların net bir biçimde belirlenmiş olmasıdır. Buna göre planda ; “Bioteknoloji, enformasyon teknolojisi,mikroelektronik, telekomünikasyon, uydu teknolojisi, nükleer teknoloji, yenimalzemeler gibi ileri teknoloji alanlarındaki her türlü Araştırma - Geliştirmefaaliyetleri desteklenecektir. Teknolojik gelişmenin itici gücü olan savunmaihtiyaçlarının gerektirdiği Araştırma - Geliştirme faaliyetleri dedesteklenecektir.” ifadesi kullanılmıştır. Ayrıca, Araştırma - Geliştirme harcamalarınınGayrı Safi Milli Hasıla’nın (GSMH) % 1’ine çıkarılması hedefi belirlenmiştir.[10] TÜBİTAK tarafındanhazırlanan ve 3 Şubat 1993 tarihli “Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu” (BTYK)ikinci toplantısında kabul edilen “Türk Bilim ve Teknolojisi Politikası1993-2003” bu dönemin önemli politika belgelerinden biridir. Mezkur politikabelgesinde Altınca Kalkınma Planı ile uyumlu olarak “Bilişim, (bilgisayar,mikroelektronik ve telekomünikasyon teknolojilerinin bir birleşimi), İleriteknoloji malzemeleri, Biyoteknoloji, Uzay teknolojisi ve Nükleer teknoloji”jenerik (genel ve evrensel) teknoloji alanları olarak sayılmıştır. Bu meyandada Türkiye’nin bu teknolojilere yetişmesi zorunlu olarak nitelendirilmiştir.[11] Yedinci Kalkınma PlanındaTürkiye’nin Ar-Ge durumu ile ilgili “AR-GEfaaliyetlerine ayrılan kaynakların GSYİH [Gayrı Safi Yurt İçi Hâsıla] içindeki payı, AB ülkelerinde yüzde 2,ABD’de yüzde 2,8, Japonya'da yüzde 3'tür. Türkiye'de ise bu pay yüzde 0,5civarındadır… Ülkeninbilim-teknoloji-sanayi stratejisi ve politikalarıyla eğıtim-öğretim, araştırmageliştirmestrateji ve politikaları arasında tam bir birlik sağlanması ihtiyacı vardır. Bustrateji ve politikaların ilgili taraflarca kararlılıkla hayata geçirilmesiönem arzetmektedir. Bu süreçte, teknoloji üretiminde önemli konular olan enformatik,telekomünikasyon, biyoteknoloji, havacılık, nükleer enerji gibi ileri teknolojialanlarında ve bu tür teknolojilerle ilgili üretim ve yatırım sahalarındakifaaliyetler istenen seviyeye ulaşamamıştır.” tespitleri yapılmıştır.[12] Anılan tespitler Türkiye’ninBilim teknoloji ve Ar-Ge politikasındaki yapısal sorunları da ortayakoymaktadır. Sekizinci Kalkınma Planı’nda ise plan dönemi sonunda Ar-Gefaaliyetlerinin GSYİH içindeki payının %1,5’e yükseltilmesi hedef olarakbelirlenmiştir.[13]Plandaki hedefe ulaşılamadığı Dokuzuncu kalkınma Planı’nda kabul edilmiş ve“Ar-Ge harcamalarının GSYİH içindeki payı 2002 yılı itibarıyla yüzde 0,67olduğu, bilim ve teknoloji alanında gelişmiş ülkelerle karşılaştırıldığındaoldukça düşük kaldığı vurgulanmıştır. Ayrıca planda 2005 yılından itibarenbilim ve teknolojiye ayrılan kamu kaynakları önemli ölçüde artırılmış olmaklabirlikte, Ar-Ge harcamalarının GSYİH içindeki payının halen yüzde 1’in altındakaldığı da işaret edilmiştir.[14] Dokuzuncu KalkınmaPlanında nanoteknoloji, biyoteknoloji, yeni nesil nükleer teknolojiler ilehidrojen ve yakıt pili teknolojileri; aşı ve anti-serum başta olmak üzeresağlık araştırmaları; bilgi ve iletişim teknolojileri ile savunma ve uzayteknolojileri öncelikli alanlar olarak belirlenmiştir.[15]
DevletPlanlama Teşkilatı’nın 2011 yılında kapatılması ile birlikte KalkınmaPlanlaması Kalkınma Bakanlığı’nın uhdesine verilmiştir. Bakanlık tarafındanhazırlanan Onuncu Kalkınma Planı (2014-2018) incelendiğinde Ar-Geharcamalarının GSYİH’ya oranı, 2006 yılındaki %0,6 seviyesinden 2011 yılıitibarıyla %0,86’ya yükselmiş olmakla birlikte, AB ortalaması olan %1,9seviyesinin ve Dokuzuncu Kalkınma Planında yer alan %2 hedefinin altında kaldığıgörülmektedir. Yine Dokuzuncu Kalkınma Planında yer alan ve Bilim ve TeknolojiYüksek Kurulu kararlarında belirlenen öncelikli teknoloji alanları başta olmaküzere, kamu kurumları ve üniversitelerde araştırma altyapıları oluşturulmasıamacıyla yaklaşık 2,4 milyar TL kaynak harcandığı anlaşılmaktadır.[16] Ar-Ge harcamalarındadevletin başat aktör olduğu da eklenmelidir. 6 Nisan 2017 Referandumu ile kabuledilen ve 9 Temmuz 2018 itibariyle uygulamaya geçen Cumhurbaşkanlığı Hükümetsistemi ile On Birinci Kalkınma Planı Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı’ncaoluşturulmuştur. Planın Bilim Teknoloji kısmının geçmiş planlar ilekarşılaştırıldığında daha genel bir dille yazıldığı ifade edilmelidir. Ar-Geharcamalarının GSYİH’ya oranının 2018 yılında %0,96 olduğu ve 2023 hedefininise %1,8 olarak belirlendiği görülmektedir.[17]
2024-2028yıllarını kapsayan On İkinci Kalkınma Planı’nın “Bilim, Teknoloji ve Yenilik” başlığının daha detaylı oluşturulduğusöylenebilir. Anılan başlıkta Ar-Ge ortamının hem devlet hem de özel sektöraçısından geliştirilmesi için doktora dereceli nitelikli araştırmacılarınönemine vurgu yapılmıştır. Ayrıca, Ar-Ge ve yenilik destekleri, önceliklisektörler, derin ve kritik teknoloji alanları kesişimine yoğunlaşacak,performans bazlı uygulamalar yaygınlaştırılacak ve ticarileştirmeye yönelik tümsüreci kapsayan tamamlayıcı desteklerden bahsedilmiştir. Bu plan kapsamında da stratejikve öncelikli teknoloji alanları olarak; sağlık teknolojileri, uzayteknolojileri, yarı iletken teknolojileri, nadir toprak elementleri ve kutuparaştırmalarına yer verilmiştir. Özellikle Covid-19 salgını sonrasında önemidaha net anlaşılan “aşı” teknolojilerine yine yer verildiği görülmektedir. Aşı,ilaç, tıbbi cihaz, tanı kiti gibi sağlık teknolojilerinde Ar-Ge projelerininöneminden bahsedilmiştir. Milli Teknoloji Hamlesinin gerçekleştirilmesineyönelik yapay zekâ, nesnelerin interneti, artırılmış gerçeklik, büyük veri,siber güvenlik, ileri malzeme, robotik, mikro/ nano/opto-elektronik,biyoteknoloji, hidrojen teknolojileri, yenilenebilir enerji teknolojileri,batarya teknolojileri, genom düzenleme, karbon yakalama, kullanma ve depolamateknolojileri, yeni nesil nükleer reaktörler, füzyon, kuantum, algılayıcıteknolojileri ve katmanlı imalat teknolojilerine ilişkin gerekli Ar-Gealtyapısının tesis edilmesi, projelerin yürütülmesi ve ihtiyaç duyulannitelikli insan kaynağının yetiştirilmesi de hedef olarak belirlenmiştir.Stratejik konularda kamu politikalarının geliştirilmesi süreçlerindefaydalanılmak üzere bilimsel temelli araştırma raporlarının oluşturulmasınayönelik sosyal ve beşerî bilim araştırma ve geliştirme faaliyetlerinindestekleneceği de ifade edilmiştir. Ar-Ge harcamalarının GSYİH’ya oranında %2,05düzeyi hedeflenmiştir.[18]
Grafik 2:Türkiye’nin Ar-Ge Harcamalarının Gayrisafi Yurt İçi Hâsıla (GSYİH) İçindekiYüzdelik Payı[19]
Grafik 2’denizlenebileceği üzere Türkiye’nin GSYİH içinde Ar-Ge harcamaları oranı 1996yılından günümüze artış göstermekle birlikte gelişmiş ülkelerle kıyaslandığındadüşük kalmaktadır.
Grafik 3:Sektörlere Göre Ar-Ge Harcamaları[20]
Türkiye’ningelecek vizyonu çerçevesinde 21. Asrın “Türk Asrı” olması için bilim-teknolojive Ar-Ge politikalarına daha fazla yatırım yapması gerekliliktir. Yukarıda daincelendiği üzere Türkiye’nin Kalkınma Planlarında yer verilen hedeflere henüztam manası ile ulaşmaktan uzak olduğu açıktır. Bilhassa aşağıdaki şekilden degörüleceği üzere Ar-Ge harcamalarının iktisadi büyüme üzerindeki etkisipozitiftir.[21]
Şekil 2:Ar-Ge İktisadi Kalkınma İlişkisi[22]
Özetle, TürkAsrı’nın aynı zamanda bilim ve teknolojiye dayalı bir atılım yüzyılı olmasışarttır. Bu minvalde bilimsel düşünceyi hayatının ana gayesi ve felsefesiolarak benimseyecek Türk toplumunun hazırlanması önümüzdeki yüzyılın yani TürkAsrı’nın ana politikası olmalıdır.
Kaynakça
Anıl Aba,“Kondratiev dalgaları ve endüstri 4.0”, Birgün, 10.12.2017,https://www.birgun.net/makale/kondratiev-dalgalari-ve-endustri-4-0-194825,(Erişim tarihi: 24.03.2024).
https://www.statista.com/statistics/732247/worldwide-research-and-development-gross-expenditure-top-countries/,(Erişim tarihi: 23.03.2024).
https://www.tubitak.gov.tr/tubitak_content_files/faaliyet/2002/1_genel.pdf,(Erişim tarihi: 23.03.2024).
İsmet Göçer,“Ar-Ge Harcamalarının Yüksek Teknolojili Ürün İhracatı, Dış Ticaret Dengesi veEkonomik Büyüme Üzerindeki Etkileri”, MaliyeDergisi, Sayı 165, Temmuz-Aralık 2013.
Joshua S.Goldstein, “Kondratieff Waves as War Cycles”, International Studies Quarterly, Vol. 29, No. 4, Dec., 1985.
Murat Aslan,“Ar-Ge Harcamaları ile Yüksek Teknoloji İhracatı Arası İlişki: Türkiye Örneği”,Current Perspectives in Social Sciences,26(4), 2022.
T.C.Başbakanlık Devlet Planlama Teşkilatı, KalkınmaPlanı (Birinci Beş Yıl) 1963-1967, Başbakanlık Devlet Matbaası, Ankara,Ocak 1963.
T.C.Başbakanlık Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı, İkinci Beş Yıllık Kalkınma Planı 1968-1972,https://www.sbb.gov.tr/wp-content/uploads/2022/07/Ikinci_Bes_Kalkinma_Plani-1968-1972.pdf,(Erişim tarihi: 23.03.2024).
T.C.Başbakanlık Devlet Planlama Teşkilatı, YeniStrateji ve Kalkınma Planı Üçüncü BeşYıl 1973-1977, DPT Yayınları, t.y.
T.C.Başbakanlık Devlet Planlama Teşkilatı,Dördüncü Beş Yıllık Kalkınma Planı 1979-1983, DPT Yayınları, Ankara, Nisan1979.
T.C.Başbakanlık Devlet Planlama Teşkilatı, BeşinciBeş Yıllık Kalkınma Planı 1984-1989, DPTYayınları,https://www.sbb.gov.tr/wp-content/uploads/2022/08/Besinci-Bes-Yillik-Kalkinma-Plani-1985-1989.pdf,(Erişim tarihi: 23.03.2024).
T.C.Başbakanlık Devlet Planlama Teşkilatı, AltıncıBeş Yıllık kalkınma Planı 1990-1994,https://www.sbb.gov.tr/wp-content/uploads/2022/07/Altinci_Bes_Yillik_Kalkinma_Plani-1990-1994.pdf,(Erişim tarihi: 23.03.2024).
T.C.Başbakanlık Devlet Planlama Teşkilatı, YedinciBeş Yıllık Kalkınma Planı 1996-2000, s.70-71, https://www.sbb.gov.tr/wp-content/uploads/2022/07/Yedinci_Bes_Yillik_Kalkinma_Plani-1996-2000.pdf,(Erişim tarihi: 23.03.2024).
T.C.Başbakanlık Devlet Planlama Teşkilatı, UzunVadeli Strateji ve Sekizinci Beş Yıllık Kalkınma Planı 2001-2005,https://www.sbb.gov.tr/wp-content/uploads/2022/07/ Uzun_Vadeli_Strateji_ve_Sekizinci_Bes_Yillik_Kalkinma_Plani-2001-2005.pdf,(Erişim tarihi: 23.03.2024).
T.C.Başbakanlık Devlet Planlama Teşkilatı, DokuzuncuKalkınma Planı 2007-2013, https://www.sbb.gov.tr/wp-content/uploads/2022/07/Dokuzuncu_Kalkinma_Plani-2007-2013.pdf,(Erişim tarihi: 23.03.2024).
T.C.Kalkınma Bakanlığı, Onuncu Kalkınma Planı2014-2018, Ankara, 2013,https://www.sbb.gov.tr/wp-content/uploads/2022/08/Onuncu_Kalkinma_Plani-2014-2018.pdf,(Erişim tarihi: 23.03.2024).
TÜBİTAK, Türk Bilim ve Teknoloji Politikası 1993-2003,https://www.tubitak.gov.tr/tubitak_content_files/BTYPD/btyk/2/2btyk_karar.pdf,(Erişim tarihi: 23.03.2024).
TÜİK, 2023.
TürkiyeCumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı, 100. Yıl Türkiye Planı: On Birinci Kalkınma Planı (2019-2023),https://www.sbb.gov.tr/wp-content/uploads/2022/07/On_Birinci_Kalkinma_Plani-2019-2023.pdf,(Erişim tarihi: 23.03.2024).
TürkiyeCumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı, On İkinci KalkınmaPlanı (2024-2028),https://www.sbb.gov.tr/wp-content/uploads/2023/12/On-Ikinci-Kalkinma-Plani_2024-2028_11122023.pdf,(Erişim tarihi: 23.03.2024).
World Bank,2023.
[1] Anıl Aba, “Kondratievdalgaları ve endüstri 4.0”, Birgün, 10.12.2017,https://www.birgun.net/makale/kondratiev-dalgalari-ve-endustri-4-0-194825,(Erişim tarihi: 24.03.2024).
[2] Joshua S. Goldstein,“Kondratieff Waves as War Cycles”, InternationalStudies Quarterly, Vol. 29, No. 4, Dec., 1985, pp. 411-444.
[3]https://www.statista.com/statistics/732247/worldwide-research-and-development-gross-expenditure-top-countries/,(Erişim tarihi: 23.03.2024)
[4] https://www.tubitak.gov.tr/tubitak_content_files/faaliyet/2002/1_genel.pdf,(Erişim tarihi: 23.03.2024).
[5] T.C. Başbakanlık DevletPlanlama Teşkilatı, Kalkınma Planı (Birinci Beş Yıl) 1963-1967, Başbakanlık DevletMatbaası, Ankara, Ocak 1963, s.466.
[6] T.C. Başbakanlık DevletPlanlama Teşkilatı Müsteşarlığı, İkinciBeş Yıllık Kalkınma Planı 1968-1972, s.200,https://www.sbb.gov.tr/wp-content/uploads/2022/07/Ikinci_Bes_Kalkinma_Plani-1968-1972.pdf,(Erişim tarihi: 23.03.2024).
[7] T.C. Başbakanlık DevletPlanlama Teşkilatı, Yeni Strateji veKalkınma Planı Üçüncü Beş Yıl1973-1977, DPT Yayınları, t.y., s.685, 687
[8] T.C. Başbakanlık DevletPlanlama Teşkilatı, Dördüncü Beş YıllıkKalkınma Planı 1979-1983, DPT Yayınları, Ankara, Nisan 1979, s.48.
[9] T.C. Başbakanlık DevletPlanlama Teşkilatı, Beşinci Beş YıllıkKalkınma Planı 1984-1989, DPTYayınları, s.159,https://www.sbb.gov.tr/wp-content/uploads/2022/08/Besinci-Bes-Yillik-Kalkinma-Plani-1985-1989.pdf,(Erişim tarihi: 23.03.2024).
[10] T.C. Başbakanlık DevletPlanlama Teşkilatı, Altıncı Beş Yıllıkkalkınma Planı 1990-1994, s.309,https://www.sbb.gov.tr/wp-content/uploads/2022/07/Altinci_Bes_Yillik_Kalkinma_Plani-1990-1994.pdf,(Erişim tarihi: 23.03.2024).
[11] TÜBİTAK, Türk Bilim ve Teknoloji Politikası 1993-2003,https://www.tubitak.gov.tr/tubitak_content_files/BTYPD/btyk/2/2btyk_karar.pdf,(Erişim tarihi: 23.03.2024).
[12] T.C. Başbakanlık DevletPlanlama Teşkilatı, Yedinci Beş YıllıkKalkınma Planı 1996-2000, s.70-71, https://www.sbb.gov.tr/wp-content/uploads/2022/07/Yedinci_Bes_Yillik_Kalkinma_Plani-1996-2000.pdf,(Erişim tarihi: 23.03.2024).
[13] T.C. Başbakanlık DevletPlanlama Teşkilatı, Uzun Vadeli Stratejive Sekizinci Beş Yıllık Kalkınma Planı2001-2005, s.226,https://www.sbb.gov.tr/wp-content/uploads/2022/07/Uzun_Vadeli_Strateji_ve_Sekizinci_Bes_Yillik_Kalkinma_Plani-2001-2005.pdf,(Erişim tarihi: 23.03.2024).
[14] T.C. Başbakanlık DevletPlanlama Teşkilatı, Dokuzuncu KalkınmaPlanı 2007-2013, s.29,https://www.sbb.gov.tr/wp-content/uploads/2022/07/Dokuzuncu_Kalkinma_Plani-2007-2013.pdf,(Erişim tarihi: 23.03.2024).
[16] TC Kalkınma Bakanlığı, Onuncu Kalkınma Planı 2014-2018, Ankara,2013, s.85,https://www.sbb.gov.tr/wp-content/uploads/2022/08/Onuncu_Kalkinma_Plani-2014-2018.pdf,(Erişim tarihi: 23.03.2024).
[17] Türkiye CumhuriyetiCumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı, 100. Yıl Türkiye Planı: On Birinci Kalkınma Planı (2019-2023),s.102,https://www.sbb.gov.tr/wp-content/uploads/2022/07/On_Birinci_Kalkinma_Plani-2019-2023.pdf,(Erişim tarihi: 23.03.2024).
[18] Türkiye CumhuriyetiCumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı, On İkinci Kalkınma Planı(2024-2028), s.116-122,https://www.sbb.gov.tr/wp-content/uploads/2023/12/On-Ikinci-Kalkinma-Plani_2024-2028_11122023.pdf,(Erişim tarihi: 23.03.2024).
[19] World Bank, 2023; TÜİK,2023.
[21] Murat Aslan, “Ar-GeHarcamaları ile Yüksek Teknoloji İhracatı Arası İlişki: Türkiye Örneği”, Current Perspectives in Social Sciences,26(4), 2022, s.373.
[22] İsmet Göçer, “Ar-GeHarcamalarının Yüksek Teknolojili Ürün İhracatı, Dış Ticaret Dengesi veEkonomik Büyüme Üzerindeki Etkileri”, MaliyeDergisi, Sayı 165,Temmuz-Aralık 2013, s.220.