EDİTÖRDEN

04 Kasım 2022 13:50 Prof. Dr.E. Semih YALÇIN
Okunma
826

Değerli Devlet Okurları

Türk milliyetçiliği fikrinin Türk dili ve edebiyat alanında ilk izleri; İbrahim Şinasi Efendi, Namık Kemal ve Ziya Paşa’nın eserlerinde görülür. “Târih-i Âlem” adlı eserinin bir bölümünü İslamiyet’ten önceki Türk tarihine ayıran ve Sarf-ı Türkî kitaplarının yazarı, askeri okullar müdürü Süleyman Paşa, “Lehçe-i Osmânî”yi yazan ve Çağataycadan Osmanlı Türkçesine tercüme ettiği Ebûl Gazi Bahadır Han’ın “Eşâl-i Secere-i Türkî”sini yayımlayan (1863-1864) Ahmet Vefik Paşa bilimsel Türkçülüğün kurucuları olarak kabul edilir ve Türkçülüğün temellerini atanlar olarak anılır. 1877 yılında açılan ilk Osmanlı parlamentosunun Meclis Başkanı Ahmet Vefik Paşa; hem Türkçülüğe hizmet eden edebî çalışmalar yapmış hem de Türkçü anlayışı Meclis kürsüsünde temsil etme cesaretini göstermiştir. Ahmet Vefik Paşa; farklı kavimlere mensup ve farklı diller konuşan Osmanlı mebuslarına vakit varken Türkçe öğrenmelerini tavsiye etmiş, Türkçe bilmemenin ittihada, yani birliğe mâni olacağı ikazında bulunmuştur. Ayrıca dönemine göre oldukça kapsamlı bir Türk lügati oluşturan Veled Çelebi, “Eski ve Yeni Türkler” isimli eserin sahibi olan Mustafa Celalettin Paşa, millî şuura sahip olan bir İslam âleminin daha iyi olacağını savunan Şeyh Celaleddin Afgani, “Kâmus-ı Fransevi”, “Kâmus-ı Türkî” ve “Kamus-ı Âlem” isimli eserlerin sahibi olan Şemsettin Sami Bey, “Pek Eski Bir Türk Yazısı”, “Orhun Abideleri”, “Türk Tarihi”, “Ural ve Altay Lisanları” isimli eserlerin yazarı Necip Asım Bey, 1893 yılında “Türk Gazetesidir” başlığı ile ilk olma özelliğini gösteren İkdam gazetesinin kurucusu Ahmet Cevdet Bey, Bursalı Mehmet Tahir Bey, Ahmet Mithat Efendi tarih, lisan, filoloji alanında büyük katkıda bulunmuşlardır. Akçuraoğlu Yusuf Bey’in Kahire’de çıkan Türk gazetesinin 24-34 numaralı nüshalarında 1904’te yayımlanan “Üç Tarz-ı Siyaset” ilk defa siyasi alanda Türkçülük sorununu dile getirmiştir. Makalede Osmanlının takip edeceği Türkçülük, Osmanlıcılık ve İslamcılık düşünce akımları ilk defa tespit edilmiştir. Türkçü dernekler ve yayınların gelişmesiyle beraber Türk milliyetçiliği fikir hareketinin yanan meşalesi alevlenmiş ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş felsefesinin zeminini oluşturmuştur.
Seri olarak düşündüğümüz dosya konumuzun ilki niteliğinde olacak olan dergimizin bu sayısında ağırlıklı olarak Türkiye Cumhuriyeti Devleti kurulduktan sonra Türk milliyetçiliğine katkıda bulunmuş şahsiyetlerin hayatları, fikirleri ve düşünce dünyaları incelenerek bugüne ışık tutmaları amaçlanmıştır.
Esen kalınız efendim.