Noel Bayramı Arifesinde Noel Baba’yı “Yerli ve Milli” Kılma Girişimleri Üzerine

18 Ocak 2021 11:59 Dr.Timur B.DAVLETOV
Okunma
2850
Noel Bayramı Arifesinde Noel Babayı “Yerli ve Milli” Kılma Girişimleri Üzerine

Noel Bayramı Arifesinde Noel Baba’yı “Yerli ve Milli” Kılma Girişimleri Üzerine
Dr. Timur B. Davletov / Uluslararası Şamanizm Araştırmaları Merkezi Müdürü

Aşağıdaki yazı tamamen sosyal medya üzerinden paylaşılan fikirlerden ibarettir, bu nedenle gayri akademik bir üslupla yazılmıştır. Ancak bu konuda görüşümüzü merak eden ve az çok akademik altyapısıyla birlikte okumak isteyenlere 2017’de İstanbul’da çıkan ve 3 yılda 4 baskı gören Şaman Doğa’nın Şifası Uyanınca adlı kitabımızı önerebiliriz.  Evet, eski Türklerle bağlantısı olduğu sanılan veya özellikle sosyal medyada kimi çevrelerce ısrarla ileri sürülen Nardugan ve Ayaz Ata ve tabii ki Rusçadaki Sneguroçka’nın Türkçedeki karşılığı Kar Kız ile ilgili savların ortaya atılması noktasında maalesef hayalleri yıkacak gerçekleri dinlemeye hazır mıyız aziz yoldaşlarım?  Bir defa anımsayalım; neydi bu kurgular konusunda göze çarpan? Nardugan adı verilen bir bayramın eski Türklerin döneminden beri Orta Asya'da kutlandığı ve çam ağacının süslendiği, ana kahramanın ise Ayaz Ata/Baba'nın olduğu değil miydi kısaca? Sürekli Nardugan bağlamında Ayaz Ata adı altında ikide bir paylaşılan bu yurttaşın gerçek adı bir defa öyle değil, ikincisi ise bulunduğu yer Orta Asya hiç değil, en önemli ise eski Türkler asla çam ağaçlarını süslemediler özellikle iddia edildiği gibi geleneksel olarak süslerle donatmadılar. Nasıl ama heyecan artıyor mu? Üstelik eski Türkler ağaç süsledikleri iddiası ileri sürülüyorsa hemen şunu hatırlatalım; bu öncellikle süsleme değil ve süsleme diye algılanan eylemlerde kullanılan materyalin adı Sibirya Türk dillerinden Hakasçada çalamadır.  Çalama ise Türklerin ata dini olan Şamanizm’de ağaçlara sunulan bir çeşit adak, yani kansız kurbandır. Böyle bir şekilde yerine getirilen kansız kurban sunumunun karşılığındaysa medetler umulur, umutlar, deyim yerindeyse, kutsal ağaca veya dilek ağacına bir nevi emanet edilir. Ardından dileklerin gerçekleşmesi beklenir. Çalama olarak adlandırılan bezlerin kutsal telakki edilen ağaçların budaklarına ve dallarına bağlanması veya çalı ya da kutsal taş ve kayalara bağlanması ise Türkçe karşılığının Nardugan olduğu ileri sürülen Noel’in denk geldiği bir dönemde gerçekleştirilmez. Çalamalar bağlama törenleri geleneksel dini Şamanizm olan Türkler ve diğer Altaylı halklar tarafından aslında yıl boyunca yerine getirilir. Söz konusu bu pratik başka dinlere geçen Türk toplumlarında da yılın herhangi bir mevsiminde gözlemlenebilmektedir. Eski Türklerin kutladıklarına dair hiçbir kaynak gösterilemediği hâlde devamlı olarak Hunlara, Köktürklere, Uygurlara ve Yenisey Kırgızlarına bağlanmaya çalışılan, bu atalarımız döneminde böyle bir Nardugan bayramının kutlandığına inandırılma konusunda çabanın sarf edildiği dikkatlerden kaçmamaktadır.  Bu yoğun gayretlerde ise “eski Türkler döneminde Nardugan kutlanıyordu ve günümüzde bütün Orta Asya ve Sibirya’da böyle bir bayram kutlanmaya devam ediyor” sıklıkla kullanılan görsellerin bazılarında üzerinde mavi-beyaz giysiler içinde uzun boynuzlu şapkasıyla ilgi çeken bir kişinin bulunduğu gözlemlenmektedir. Diğer iddialarda olduğu gibi hiçbir kaynak gösterilmeden yalnızca “şu dedi ve bu dedi” ya da “ben dedim böyle oldu, kanıta gerek yok” tarzı ifadelerle desteklenen, resimleri paylaşılan bu kişinin Ayaz Ata olduğu ima edilmektedir. Ne var ki sosyal medyada Ayaz Ata olarak paylaşılan bu kişinin temsil ettiği isim çok daha farklıdır: Çıs Xaan ve geyikleri ise Türkistan olarak bilinen Orta Asyalı değil daha çok Kuzey Sibiryalıdır. Ayrıca Çıs Xaan karakterinin temsil ettiği mitoloji soğuklar getiren bir Boğayla ilgilidir.
Kuzeyli yerli halklar mitolojisinde sert soğukların iyesi yani sahibi veya efendisi olan kutsal Boğa'dan esinlenerek 1990’larda, Saha Türklerinin yaşadığı Yakut topraklarında yaratılan bu Çıs Xaan (Haan) adlı karakter asla Orta Asya'ya da gitmiş değil, ama Rusların Noel Babası veya Soğuk Dedesi ile birlikte Soçi ve Moskova'ya gitmiştir. Bu yüzden burada bahsedilen ve sosyal medyada Nardugan iddiaları eşliğinde Ayaz Ata diye gösterilmeye çalışılan bu kahramanın Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan, Türkmenistan veya Tajikistan’da, ayrıca Türkiye ya da Azerbaycan’da çekilmiş hiçbir resmi yoktur.  Bununla birlikte özellikle sosyal medyada Nardugan bağlamında Ayaz Ata diye sıklıkla paylaşılan ama asıl adı Çıs Haan olan bu karakterin bir de son yıllarda kuzeyde beyaz giysilere bürünen bir rakibi de çıkmıştır, adı da Ehee Dyıl'dır. Anlaşılacağı üzere Rusçadaki Ded Moroz, yani Soğuk Dede’nin veya Noel Baba'nın “yerli ve millî” versiyonları ya da uyarlamaları gün geçtikçe artmaktadır. Tüm dünyada her çeşit dine mensup veya hiçbirine mensup olmayan insanlar tarafından yaygın olarak kutlanan Noel bayramının sahiplenilmesi amacıyla “Bu aslında geleneksel Türk bayramı.” diyerek Türklere bağlanması çabası aslında zekice bir girişimdir. Lâkin böylesi bir girişimin sonucunda yalnızca hoş bir kurgu türemiştir. Bu girişimciler üzülebilir, fakat ne Türkistan olarak bilinen Orta Asya'da ne de Sibirya’da Nardugan diye bir bayram vardır. Böyle bir isimli bayram eski Türklerde de yoktu, ama Rus kültürü üzerinden gelen Noel Babanın yerli uyarlamaları vardır. Fakat onlar dahi sadece 31 Aralık'ta piyasaya çıkıyorlar, yani 22 Aralık veya Noel bayramı olan 25 Aralık'taki “uzun gece” kutlamalarına, daha çok Sovyetler döneminde Türk kültürüne yerleşen, kabul edilen ve yaşatılan bu Ayaz Ata olarak bilinen karakterler asla katılmamaktalar. Tabii “kesin inançlılara” gerçekleri anlatmak epey güçtür, lâkin nasıl ki kurgucu tengriciler yani gökçüler yaşayan bir tengrici/gökçü toplum gösteremiyorlarsa bu “eski Türkler Nardugan kutluyor çam süslüyorducular” da bir kanıt veya bir örnek bu konuda maalesef veremiyorlar. O yüzden bu son dönemde birden gündeme gelen bu bayramı eski Türklere bağlama hayallerinin kırılması, üzücü de olsa, kaçınılmazdır. Yoksa şunu da özellikle belirtelim; ne yaygın olarak kutlanan Noel bayramının kutlanmasına ve idrak edilmesine karşıyız ne de Prof. Dr. Ahmet Taşağıl’ın ifadesiyle “Hristiyanlığa girmiş ya da kültürel olarak etkilenmiş” Türk toplumlarında sınırlı da olsa kutlanan ve daha çok İdil-Ural bölgesinde, yani Rusya Federasyonu’nun Avrupa bölümünde veya coğrafi olarak Doğu Avrupa topraklarında yaşayan Türk halklarında gözlemlenen bu bayrama karşıyızdır. Ayrıca son yıllarca bu kurgunun etkisiyle ve belki de tepkisel sosyal devinimlerin de tesiriyle Türkiye’de oldukça yayılan bu bayramın Nardugan adıyla çeşitli şehirlerde kutlanması veya bu bağlamda her türlü etkinliklerin düzenlenmesine kesinlikle itirazımız yok ve olamaz da.   
Sonuç olarak şunlar denilebilir: şüphesiz ki eski Türklerde kesinlikle ne çam süslemesi ne de Nardugan adlı bir bayram vardı, lakin günümüzde Ayaz Ata dâhil olmak üzere Noel Baba'nın Türk ellerinde “millî ve yerli” uyarlamaları mevcut olup bu çağdaş kültürel olgu sadece Türk halklarıyla da sınırlı değildir. Millîi kültürlere uyarlanan bu “millî” Noel Babaları da tanıyalım şimdi:
Rusların Soğuk Dedesinden Türkler gibi Ermeniler de etkilenmiş ve Dzmer Pap, yani Soğuk Dede karakteri ortaya çıkmıştır tıpkı bizim “millî” Ayaz Atalarımız gibi. Tabii onun da Sneguroçka’sı yani Kar Kız gibi yanında yardımcı bir kadın karakteri vardır, onun adı da Dzunanuşik’tir. O da Ermenilerin millî kültürüne uyarlanan “millî” kültürel değerlerdendir.  Sovyetlerle birlikte 31 Aralık’ta Yeni Yıl’ı kutlamaya başlayan ve Türkler gibi Rus Ded Moroz ile Sneguroçka'yı millileştiren ve aslen Farsça konuşan budunlarından biri olan Taciklerin de, atalarından farklı olarak artık birer yeni kültürel kahraman olarak Boboi Barfi yani Kar Dede ve Barfak yani Kar Kızları var.  Bununla birlikte Ruslardaki Ded Moroz (Noel Baba) ve torunu Kar Kız'ın millî uyarlamaları Azerbaycan Türklerinde Şaxta Baba ve Qarqızı (Karkızı) iken komşuları Gürcülerde ise Ded Moroz yani Soğuk Dede'nin “milli ve yerli” adı Tovlis Papa veya Tovlis Babua'dır, lakin bu karakterin kız torunu yoktur. Görüldüğü gibi Rus kültüründeki bir çeşit Noel Baba’nın mevkidaşı olan Ded Moroz (Soğuk Dede) ve Sneguroçka’nın (Kar Kızı) hem Türk hem de başka halklarında birçok uyarlanan “millî ve yerli” versiyonları mevcuttur. Ancak eski Türklerde kutlandığına ilişkin hiçbir kaydın bulunmadığı ve günümüzde Orta Asya ile Sibirya’da geleneksel bir bayram olduğunu söylemenin imkânsız olan Nardugan adlı bir bayramın ve Ayaz Ata ile Kar Kız adlı iki yeni uyarlama “millî” karakterin Anadolu’da hızlıca yayılması ve bu bağlamda çeşitli etkinliklerin yapılması aslında sosyokültürel dönüşümlerin belki de bir göstergesidir.  Bir başka ifadeyle Sibirya yerlisi Türklerden Hakaslar, Altaylar, Saha Yakutlar, Tuvalar, Şorlar, Dolganlar, Teleütler, Telengitler, Kumandılar, Sibirya Tatarları, Tofalar, Soyotlar ve Çulımlarda, yukarıda değinilen iddia sahiplerinin aksine Nardugan adlı bir bayram geleneksel olarak bilinmez ve 21-22 Aralık veya 25 Aralık’ta kutlanmaz. Aynı biçimde bu isimle tanıtılmaya çalışılan bayram az önce zikredilen tarihlerde Orta Asya veya Türkistan ülkeleri olan Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan, Türkmenistan ve Farsça konuşan Tacikistan’da hem eskiden hem de günümüzde kutlanmamaktadır. Nardugan eski Türklerden beri Türk Dünyası’nda yaygın olarak Sibirya ve Orta Asya’da kutlandığını ileri sürenlerin bu konuda hiçbir kanıt sunamamaları ve bu konudaki iddialarını pekiştirebilmek amacıyla sürekli Noel Baba’nın “millî uyarlaması” olan Ayaz Ata resmini paylaşmaları belki de bu yüzdendir. Üstelik Ayaz Ata’nın Nardugan’ın kutlandığı iddia edilen 21-22 Aralık veya 25 Aralık tarihlerinde değil 31 Aralık’ta “yerli ve millî” bir kahraman olarak benimsenmiş bulunan Noel Baba olarak sahalara indiği de bilinmektedir. Tektanrıcı inanç öncesi putperest Slav kültüründen kaynaklanan ve Rus literatürüne XIX. yy’ın ortasında Moroz İvanoviç adıyla dâhil olan bu Soğuk Dede’nin (Rus Noel Babası) eskiden daha çok Noel döneminde aktif bir hâle gelmesi ve Hristiyan azizlerinden Aziz Nikola (Aziz Nicolaus) ile özdeşleştirilmesi söz konusuyken 1917 Ekim Sosyalist Devrimi sonrası Lenin Dönemi’nde yasaklanmış olduğu kısa bir zamanın ardından 1930’lu yılların sonunda Stalin Dönemi’nde yeniden sahalara inmesine izin verilmiştir. Fakat bu sefer Hristiyanlık geleneğinden farklı olarak Noel zamanında değil yeni yılın arifesinde 31 Aralık’ta bu kurgu kahraman ortalıkta görünmekteydi. II Dünya Savaşı yıllarında Türk halklarından Kazak ve Kırgızlarda Ayaz Ata/Dede, Hakaslarda ise Soox Apsax (Soğuk Dede) olarak bilinen Rusların Ded Moroz karakteri Nazi Almanyası’na karşı propaganda malzemesi olarak da kullanıldığı bilinmektedir. Her hâlükârda “icat edilmiş” veya “uyarlanmış” olsa da bayramların ve kahramanların yeni toplumsal ve kültürel ortama uyum sağlayabilmesi ve zaman testinden geçebilmesi birçok etmene bağlıdır. O nedenle bakalım ve görelim, bir kurgu bayram ve uyarlanan kahramanların uzun vadede benimsenip benimsenmeyeceklerini takip edelim. Yoksa herkes istediğini kutlayabilir, bu ister Noel olsun isterse Nardugan adı altında yeni bir bayram olsun, hiç fark etmez, her ne kadar bu, bahsi geçen bayram ve kültürel kahramanların eski Türklerde var olduğunu ve günümüzde Orta Asya ile Sibirya’da geleneksel olarak kutlandığını göstermezse dahi.