TÜRK MİLLİ EĞİTİM SİSTEMİNDE OKUL YÖNETİCİLERİNİN VE ÖĞRETMENLERİN ETİK İKİLEMLERİ
Prof. Dr. Ferudun SEZGİN
Dr. Onur ERDOĞAN
Giriş
Türk eğitim sisteminde okul yöneticileri ve öğretmenler okulun günlük işleyişi içinde çeşitli kararlar almakta ve aldıkları bu kararlarla ilgili olarak da ahlaki ve etik değerlendirmeler yapmaktadırlar. Doğru karar, hem ahlaki ve etik hem de yasalara uygun olarak alınan karardır. Ancak bazı durumlarda karara temel teşkil eden konular etik fakat yasaya aykırı veya yasal fakat etik dışı da olabilmektedir. Ayrıca bazen doğru karar ve uygulamalar kurumun hedefleriyle çatışmakta bazen ise kurumun çıkarına olan karar ve uygulamalar kişinin değerleri ile çatışmaktadır Bu bağlamda, okul yöneticileri ve öğretmenler kariyerlerinde bir noktada kendi değerleri ile uyumlu olmayan bazı kararları almak ya da desteklemek zorunda kalabilmektedir. Bu şekilde, bireylerin iki değerden birini seçmesi gerektiği durumlarda ahlaki ve etik ikilemler ortaya çıkmakta ve bireyler kendi etik ilkeleri ile kurumun politika ve uygulamaları arasında bir denge kurmaya çalışmaktadır.
İkilem ve Etik İkilem Kavramları
İkilem “dilemma” kelimesi Yunancadan gelmektedir. “Di” iki anlamına, “lemma” kelimesi ise kabul edilmiş temel bir varsayım karşısında temel bir öneri anlamına gelmektedir. Popüler kullanımda iki olumsuz veya hoşnutsuz alternatif durumunu ifade etmek için kullanılan ikilem kavramı orijinalinde olumsuz bir anlam taşımamaktadır. İkilem kavramı, Eğitim Terimleri Sözlüğü’nde iki çözüm yolu ya da iki yönü bulunan ve aynı sonucun elde edildiği durum; insanı, istenmeyen seçeneklerden birini, çoğunlukla iki seçenekten birini, beğenmeye ve izlemeye zorlayan tartışma ya da sorun olarak tanımlanmaktadır.
Etik ikilem kavramı iki temel ahlaki değerin çatışması (doğruya karşı doğru durumları) anlamına gelmektedir. Etik ikilemler doğru ve yanlış ilkelerin kendi içlerinde aynı anda birbirleriyle çatışabildiği rasyonel ötesi düzeyde gerçekleşen değer çatışmalarıdır. Etik ikilemler aynı derecede gerekliliğe sahip fakat karşılıklı olarak birbirini dışlayan durumlarda ortaya çıkmaktadır. Başka bir tanıma göre etik ikilemler, ulaşılmak istenen amaç için hem bu amaç yönünde hem de amaç karşısında ahlaki düşüncenin bulunduğu çıkmazlar olarak tanımlanmaktadır.
Söz konusu kavram; etik, ahlak ve değerler ile ilişkili bir yapı olarak görülmektedir. Bu kavramlar, ahlak ve değerlere ilişkin konular açısından tarihsel süreç içinde her zaman tartışmalı ve ortak bir noktada buluşulamayan kavramlar olarak dikkat çekmektedir. Kişilerin etik ve ahlaki anlayışları ile değerleri pek çok değişken tarafından şekillendirilmekte ve bu sebeple önemli farklılıklar gösterebilmektedir. Aileler, politikacılar, işverenler, sivil toplum kuruluşları, öğretmenler ve öğrenciler gibi toplumdaki pek çok grup okul üzerinde meşru hak sahibidir. Bu grupların her biri politik, sosyal, ekonomik, dini, ideolojik ve kültürel açıdan geniş bir yelpazede değerlere sahiptir. Bu noktada okulların değer çeşitliliğinin üst noktada bulunduğu farklı etik ve ahlaki anlayışa sahip insanları bir arada bulunduran ve dış etkilere açık kurumlar olduğu söylenebilir. Bu nedenle, ilgili tarafların beklentileri ya birbiriyle ya da eğitim sistemiyle sıklıkla çatışmakta ve karmaşık etik ikilemlere zemin hazırlamaktadır.
Okul Yöneticisi ve Öğretmenlerin Etik İkilemleri
Türk Millî Eğitim sisteminde okullar, farklı beklenti ve ihtiyaçları ortak zeminde buluşturan en önemli yapılardan biridir. Bu nedenle, eğitim sistemimizin ve okullarımızın muhatap olduğu pek çok konu ya da içerik, çeşitli ikilemlerin yaşanılması açısından kaçınılmaz olmaktadır. Örneğin, özel okulların sayısının artması, bir anlamda eğitim sistemimizin gelişimi için bir avantaj olarak görülürken, diğer taraftan bu sayısal artışın aynı zamanda eğitimde nitelik ve kalite kaygılarını da beraberinde getirmesi, ayrıca eğitimde fırsat eşitliğiyle ilgili bazı tartışmalara yol açması söz konusudur. Buna ilave olarak, son yıllarda okulların amaçlarının ya da başarı ölçütlerinin, özellikle standart test sonuçları ya da merkezî sınavlar gibi daha çok ölçülebilir çıktılarla sınırlı görülmesi ve okuldaki diğer sosyal ve kültürel etkinliklerin göz ardı edilmesi, bu ikilem için başka bir örnektir. Makro düzeyde eğitim sistemimiz PISA ve TIMMS gibi uluslararası sınavların sonuçlarının ve mikro düzeyde kademeler arası geçişlerde uygulanan sınavların baskısını yaşamakta ve bir anlamda teknik bilgi uğruna, duygu, tutum ve değerlerin göz ardı edilmesi söz konusu olmaktadır.
Okullarda ikilemlere neden olan temel durumlardan biri yönetici atama sistemidir. Yönetici atama sistemi hem yöneticilerin hem de öğretmenlerin etik ikilemler yaşamasına neden olmaktadır. Yıllardır yönetici yetiştirme ve atama sisteminin sağlıklı işleyen bir yapıya kavuşturulmaması pek çok ikileme zemin hazırlamaktadır. Yöneticiler açısından tekrar görevlendirilip görevlendirilmeme endişesi, verecekleri kararlarda ikilem yaşamalarına neden olmaktadır. Benzer şekilde, öğretmenler açısından okul yöneticilerinin gücünün ve yetkisinin meşruiyeti sorgulanmakta, değişken ve belirsiz yönetici atama biçimi ile objektif olmayan ölçütlerin sürece dâhil olacağı kaygısı, öğretmenleri kariyer basamaklarında yükselme konusunda kendilerini geliştirmeye teşvik etmemektedir.
Yapılan çalışmalar; okul yöneticileri ve öğretmenlerin davranışsal, yapısal, politik ve sistemsel olmak üzere dört boyutta etik ikilem yaşadıklarına işaret etmektedir. Buna göre okul yöneticileri ve öğretmenler davranışsal boyutta öğretmen ya da veli talepleri, öğrenci başarısının değerlendirilmesi, öğrencilerin olumsuz davranışlarını ailelerine bildirme ve okulda disiplinin sağlanması konularında ikilem yaşarken, yapısal boyutta okula maddi finansman sağlama, alınan kararlar ve okul kurallarının uygulanması konularında etik ikilemler yaşamaktadır. Bununla birlikte yöneticiler ve öğretmenler, politik boyutta üst yönetimin talepleri ile kamusal bilgi edinme kanalları konularında etik ikilemler yaşarken, sistemsel ikilemlerin temelini merkezî sınavlar, müfredat, okul yöneticilerinin görevlendirilme şekli, mesleki gelişim olanakları, mevzuat ve yardımcı yayınlar oluşturmaktadır.
Sosyal ilişkilerde ortaya çıkan davranışsal boyutta okul yöneticileri, öğretmenlerin izin talepleri konusunda etik ikilem yaşamaktadır. Mevcut durumda okul yöneticilerinin öğretmenlere izin verme yetkisi yoktur. Kaymakamlarda bulunan bu yetki, öğretmenlerin acil olarak gelişen durumlarda, ihtiyaçlarına cevap verememektedir. Bu noktada yöneticiler değerlerine uygun şekilde öğretmenlere izin vermek istemekte, ancak bu izin işlemini yasaya da uygun yapmak istemektedirler. Öğretmenler de velilerin talepleri karşısında etik ikilemler yaşamaktadır. Velilerin çocukları için hak etmedikleri notlar talep ettikleri durumlar olabilmektedir. Benzer şekilde, öğretmenler öğrenci başarısını değerlendirirken de bazı ikilemler yaşamaktadır. Bu iki durum da kademeler arası geçişlerde okul başarı puanının etkili olmasının bir sonucu olabilir. Davranışsal boyutta ortaya çıkan bir diğer ikilem, okul disiplini konusunda yaşananlardır. Hem okul yöneticileri hem de öğretmenlerin öğrencilere disiplin cezası verilmesi gereken durumlarda güçlükle karşılaştıkları ifade edilebilir. Yöneticiler ve öğretmenler ceza verilmesi durumunda söz konusu öğrenciyi kaybetme korkusu yaşamakta, ceza verilmemesi durumunda ise bu öğrencinin diğer öğrencilere kötü örnek olması konusunda kaygılanmaktadırlar. Sonuç olarak, istenmeyen davranışlara yönelik caydırıcılık ve etkili bir yaptırım uygulama süreci ikileme yol açabilmektedir.
Okul yöneticileri ve öğretmenler, okulların en büyük sorunlarından birinin ekonomik olduğunu ve okula maddi finansman sağlamaya zaman harcamakla eğitim öğretim faaliyetlerine zaman ayırmak arasında ikilem yaşadıklarını ifade etmektedirler. Bu bağlamda, okulda aidat toplamanın yasal olmadığını, ancak okulun çeşitli ihtiyaçlarını karşılayabilmek için bu parayı toplamak zorunda olduklarını belirtmektedirler. Yöneticilerin aldıkları kararlar da yapısal boyutta etik ikilem yaratan durumlardan biridir. Okul yöneticileri il veya ilçe yöneticilerinin aldıkları kararlar karşısında da bazı sorunlar yaşamaktadırlar. Bu noktada, tüm paydaşların kendi kararlarının dayanaklarını, karar alma şekillerini ve kararların adaletini sorgulamaları faydalı olacaktır.
Okul yöneticileri ve öğretmenler üst yönetimin talep ve baskıları ile kamusal bilgi edinme kanallarında ortaya çıkan sorunlardan kaynaklanan ikilemler de yaşamaktadır. Üst yönetimden gelen bazı istekler okul yöneticilerinin değerleriyle çatışabilmektedir. Bununla birlikte, söz konusu yöneticiler okul yönetiminin işleyişine müdahil olmak istemektedirler. Benzer şekilde öğretmenler de okul yöneticilerinin veya daha üst yöneticilerin istekleri karşısında etik ikilemler yaşayabilmektedir. Ayrıca, kamusal bilgi edinme kanalları da veliler tarafından bir baskı aracı olarak kullanılabilmekte ve bu durum, okul yöneticileri ve öğretmenlerin bazı ikilemler yaşamalarına yol açmaktadır.
Öğretmenler derslerde öğrencileri merkezî sınavlara hazırlamakla çocukları müfredat dâhilinde merkezî sınavlar dışındaki konularda da geliştirmeye dönük çalışmalara zaman ayırmak konusunda ikilem yaşamaktadır. Bununla birlikte, okul yöneticileri merkezî sınavlarda başarı gösteren okul yöneticileri için herhangi bir ödüllendirmenin bulunmadığını buna karşın merkezî sınavlardaki başarısızlıklar karşısında çeşitli yaptırımlar bulunduğunu belirtmektedir. Okul yöneticileri ve öğretmenler öğrencileri merkezî sınavlara hazırlama sürecinde deneme sınavı yapmaları gerektiğini, ancak bunun yasak olduğunu ve bu durumun kendilerinde ikileme neden olduğunu ifade etmektedir. Ayrıca, okul yöneticileri merkezî sınavların, öğretmenlere derslerin dağıtılması ve öğretmenlerin öğrencileri değerlendirme süreçlerinde de ikilemlere neden olduğunu dile getirmektedir. Etik ikilem yaşanmasına neden olan bir diğer unsurun, ders kitaplarına ek olarak kullanılacak yardımcı yayınlar olduğu söylenebilir. MEB tarafından gönderilen ders kitapları dışında farklı kaynaklar alma yönündeki taleplerin olması, okul yöneticisi ve öğretmen üzerinde bir ikilem oluşturmaktadır. Sistem boyutunda, okul yöneticilerinin görevlendirilme yöntemi de etik ikilemlere neden olabilmektedir. Okul yöneticisi görevlendirmenin belirli bir süreyle sınırlandırılması, yöneticinin alacağı uzun vadeli kararlar noktasında bazı sorunları gündeme getirmektedir.
Sonuç
Türk Millî Eğitim sistemi içinde okul yöneticileri ve öğretmenler bazı etik ikilemler yaşamaktadır. Yaşanan bu ikilemlerin yasal, sosyolojik, kültürel ve psikolojik bazı sonuçları bulunmaktadır. Okul yöneticileri ve öğretmenler etik ikilem yaşadıkları durumlarda ya yasaya uygun ya da değerlerine uygun karar vermek zorunda kalmaktadır. Yasaya aykırı karar vermenin hukuki, değerlere aykırı karar vermenin ise bazı psikolojik sonuçları olmaktadır. Araştırmalar etik ikilem yaşamanın mesleki stres yaşanmasına neden olduğuna işaret etmektedir. Bu bağlamda iki durumun da istenmeyen sonuçlar ürettiği söylenebilir. Etik ikilemlerle baş etmede en iyi yol, etik ikilem yaratan durumların ortadan kaldırılmasıdır.
Okul yöneticilerinin ve öğretmenlerin yaşadıkları pek çok ikilem yapılacak yasal düzenlemelerle ortadan kaldırılabilir. Millî Eğitim Bakanlığının yakın zamanda yayınladığı 2023 Eğitim Vizyonu Belgesi etik ikilem yaratan bazı durumların ortadan kaldırılacağına dönük işaretler sunmaktadır. Vizyon belgesinde müfredatın esnek ve modüler olarak yapılandırılacağının belirtilmesi, öğrencilerin sınava hazırlanması ya da çok yönlü yetişmesi konusunda yaşanan ikilemlerin ortadan kaldırılmasını sağlayabilir. Benzer şekilde, okul yöneticilerinin ve öğretmenlerin iş yüklerinin azaltılacağının ve öğretmenlerin lisansüstü eğitimlerinin destekleneceğinin ifade edilmesi, bu alanlarda yaşanan ikilemlerin azaltılmasına yardımcı olabilir. Ancak, bu hususların nasıl gerçekleştirileceği önem arz etmektedir. Öğretmenlerin lisansüstü eğitimlerinin desteklenmesi uzun zamandır yönetmeliklerle sağlanmaktadır. Mevcut durumda bu destek yüksek lisans eğitimine bir kademe, doktora eğitimine bir derece ilerlemesi ve yüksek lisans eğitimine yüzde beş artırımlı, doktora eğitimine yüzde on beş artırımlı ek ders şeklinde gerçekleştirilmektedir.
Okul yöneticilerinin atanmasında yeterliklere dayalı ve nesnel ölçütlerin dikkate alınacak olması önemli bir aşama olarak kabul edilebilir. Bununla birlikte, okul yöneticilerinin objektif ölçütlere göre atanması, okullar üzerindeki politik müdahalelerin de önüne geçebilir. Okulda yönetici görevlendirmelerine ilişkin yaşanan etik ikilemlerin temelinde yetki meşruiyeti ve yetki yetersizliği yatmaktadır. Vizyon belgesinde belirtilen atama şeklinin meşruiyet sorununa çözüm getireceği söylenebilir. Bununla birlikte, okul yöneticilerinin yetkilerinin de yeniden düzenlenmesi ve bazı yetkilerinin makul düzeyde artırılması faydalı olabilir.
Mevcut durumda bazı okul türlerinin bütçesi bulunmamakta ve bu okullar finansman sorunlarını okul aile birlikleri aracılığı ile karşılamaya çalışmaktadır. Okul aile birliklerinin finansman sağlaması daha çok aidat toplanması ve kermes düzenlenmesi şeklinde olmaktadır. Bu da okul yöneticilerini etik ikilemde bırakmaktadır. Okul yöneticileri ve öğretmenler okulun ihtiyaçlarının karşılanabilmesi için finansman yaratmak istemekte aynı zamanda da eğitim öğretim faaliyetleri dışındaki etkinliklere zaman ayırmak istememektedir. Vizyon belgesinde her okul için bir bütçenin ayrılacağının belirtilmesi, bu alanda yaşanan etik ikilemlerin azaltılması bağlamında faydalıdır.
Kademeler arası geçişlerde uygulanan yerleştirme sistemi ve merkezî sınav baskısı, okul yöneticilerini ve öğretmenleri sınıflara öğretmen dağıtımı ile bu konulardaki veli talepleri, öğrencilere verilecek notlar, yardımcı kaynaklar ve deneme sınavları konularında etik ikilemde bırakmaktadır. Uzun yıllardır yapılan değişiklikler bu ikilemleri ortadan kaldıramamıştır. Kademeler arası geçişte sınav olması veya nota dayalı bir yerleştirme yapılması da etik ikilemlere zemin hazırlamaktadır. Sınav ve notun önemsiz olduğu bir yerleştirme sistemi ise öğrencilerin okula atfettikleri önemi azaltacak ve muhtemel bazı ikilemlere neden olacaktır. Bu noktada yerleştirme sisteminden bağımsız olarak yapılacak bazı düzenlemeler faydalı olabilir. Ders kitaplarının niteliğinin okula ilişkin paydaşların ihtiyaçları doğrultusunda artırılarak yardımcı kaynaklara olan ihtiyacın azaltılması ya da yardımcı kaynaklar konusunda okullara bazı denetimli esnekliklerin sağlanması faydalı olabilir. Bununla birlikte, MEB deneme sınavlarını kendisi okullara göndererek okulların bu ihtiyacını yöneticileri ikilemde bırakmadan karşılayabilir. Bununla birlikte, öğretmenlerin öğrencilere verdikleri başarı notlarında yaşadıkları etik ikilemlerin önlenmesi için, MEB özel okulların öğrencilere verdiği başarı notlarına ilişkin denetimlerini resmî okulların öğretmen ve velilerine sağlıklı bir şekilde anlatmalı ve öğrenciye verilen notlar konusunda adaletin sağladığı algısını güçlendirmelidir.
Öğretmenlerin mesleki gelişimlerinin daha gerçekçi şekilde desteklenmesi, okul yöneticilerinin yetkilerinin okulların gerçekliğiyle tutarlı şekilde yeniden düzenlenmesi, velilerin katkı ve desteğinin daha fazla önemsenmesi, okulun anlık ihtiyaçlarına cevap verebilecek kolay ve hızlı kullanılabilir bir bütçenin ayrılması, bazı etik ikilem nedenlerinin azaltılması açısından önemlidir. Böylece, her zaman hukuki ya da yasal olan, ahlaki olmayabilir ikilemini ortadan kaldırarak okulların, savunduğu değer ve anlayışa özgü şekilde yaşamasına katkı bulunulabilir. Sonuç olarak, Türk Millî Eğitim sisteminin içinde barındırdığı etik ikilemler azaltılarak, milli değerlere bağlı, ahlaki temeller üzerine kurulu, sosyal, kültürel ve ekonomik olarak sürdürülebilir bir eğitim hizmeti sunularak, ülkemizin çağdaş uygarlık düzeyine ulaşması sağlanabilir.
Kaynakça
Donagan, A. (1996). Moral dilemmas, genuine and spurious: A comparative anatomy, In H. E. Mason (Ed.), Moral dilemmas and moral theory (pp. 11-22). New York: Oxford University.
Erdoğan, O. (2018). Okul Yöneticilerinin ve Öğretmenlerin Yaşadıkları Etik İkilemler: Nedenler ve Baş Etme Stratejileri. Doktora Tezi, Gazi Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Ankara.
Kidder, R. M. (1995). How good people make tough choices. New York: Morrow.
Milli Eğitim Bakanlığı (2018), Güçlü Yarınlar İçin 2023 Eğitim Vizyonu. Ankara: Millî Eğitim Bakanlığı
Roche, K. W. (1997). Principals' responses to moral and ethical dilemmas in catholic school settings. Doctoral Dissertation, University of Toronto Ontario Institute for Studies in Education, Ontario.
Türk Dil Kurumu (2017), Eğitim Terimleri Sözlüğü Ankara: Türk Dil Kurumu.