LİDER ÜLKE TÜRKİYE YOLUNDA: 2023 EĞİTİM VİZYONU
Doç. Dr. Bahadır AYAS
KurtuluşSavaşı kazanılmış, Cumhuriyet kurulmuş, köklü reformlar yapılmış, az zamandaçok büyük işler başarılmış olmasına rağmen Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk,10’uncu Yıl Nutku’na “Kurtuluş Savaşı’na başladığımızın on beşinci yılındayız.”diyerek başlar. Atatürk’e göre Türk ulusunun muharebe meydanlarında başlayan veasırlara yayılan mücadelesi zamandan bağımsız ancak zamanın ruhuna uygundur.Tarihin gevşetici zihniyetine göre değil, çağın sürat ve hareket mefhumuna göredeğerlendirilmeli ve güncellenmelidir. Tarih sahnesine çıktığı günden itibarentarihin Türk ulusuna biçtiği bu önlenemez yükselişten dolayı hiçbir devirdehiçbir başarı asla kâfi görülemez. Bu bakımdan madde ve mana dünyasındagelişmek vizyonunun Türk ulusunun ayrılmaz bir parçası olarak Cumhuriyet’imizin100’üncü yılında da güncelliğini koruduğunu düşünmek yerli yerinde bir yaklaşımolacaktır. Yirminci yüzyılın ikinci yarısında başlayan ve etkisini her geçengün daha fazla hissettiğimiz teknoloji devrimi tüm dünyada olduğu gibiülkemizde de köklü değişimlere neden olmuştur. Teknolojinin geçtiğimiz yüzyıldasebep olduğu değişim kapsamı, karmaşıklığı ve çeşitliliği bakımındandeğerlendirildiğinde çağımızın öncelikle ekonomik, sosyal ve siyasal açıdanciddi bir dönüşümün eşiğinde olduğu düşünülebilir. Etkisini hâlihazırdahissetmeye başladığımız bu bu dönüşümün etkin bir üyesi olmak, Cumhuriyet’inilanında ortaya koyulan Türkiye tasavvuruna ulaşmak için elzemdir. Ulu ÖnderAtatürk, bu ülküyü Türk milletine çok yakıştırdığı söyler ve muvaffakiyet içinTürk milletinin yüksek karakterine ve millî birlik ve beraberlik duygusunavurgu yapar. Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulduğu gün ortaya koyulan vizyon, çağdeğişse de geçerliğini korumaktadır. Hedef hâlâ yüksek medeniyet seviyesi velider ülke Türkiye tasavvurudur. Bu vizyonun temel dayanağı yine Türkmilletinin yüksek karakteri ve lokomotifi hâlâ millî birlik ve beraberliktirduygusudur. Bu bakımdan Cumhuriyet’imizin 100’üncü yılını kutlayacağımız şugünlerde yayımlanan “Türkiye 2023 Vizyon Belgesi”, benzer bir bakış açısı iledeğerlendirilmelidir. Türkiye Cumhuriyeti’nin 1923 kuruluş vizyonunda ortayakoyulan çağdaş medeniyetler seviyesine ulaşma hedefi bir adım ileri götürülerek“Lider Ülke Türkiye” ve Türk Yüzyılı” (Bahçeli, 1992) hedefi ortayakoyulmuştur. 2023 yılı Türkiye Cumhuriyeti'nin 100’üncü kuruluş yıl dönümüolması nedeniyle sembolik bir milat kabul edilmiş, yerel yönetimler, kamubürokrasisi, sivil toplum kuruluşları, üniversiteler ve özel sektör katılımlarıile geliştirilen iş birliği neticesinde Türkiye Cumhuriyeti’nin gelecek vizyonuTürkiye Stratejik Vizyonu 2023 Projesi üzerinden tartışılmıştır. Makro temelde“Uluslararası İlişkiler”, “Uluslararası Güvenlik”, “İç Siyaset”, “Ekonomi”,“Eğitim Bilim ve Teknoloji” ve “Kültür” başlıklı 6 ana tema üstüne inşa edilenproje kapsamındaki çok boyutlu çalışmalarda ülkemizi muasır medeniyetlerseviyesinin üzerine çıkaracak öngörüler ortaya konmuştur (TSV, 2023). Şüphesizki bu hedeflerin gerçeğe dönüşmesinde en temel kaynağımız insan gücümüzdür.Türk yüzyılını inşa etmenin yolu millî ve manevi değerlere sahip, nitelikli,millî hedeflerimize inanmış ve birlik ve beraberlik için bu hedeflere ulaşmadaaktif rol oynayacak nesillerin yetiştirilmesinden geçmektedir. Bu öncelik LiderÜlke Türkiye yolunda eğitim ve öğretim alanında ortaya koyulan hedefleri dahada önemli hâle getirmektedir. Çünkü bir toplumu oluşturan bireylerin,vatandaşlık hizmetlerinden etkin şekilde yararlanması, ait oldukları toplumungelişimi için ortaklaşa hareket etmeleri ve içinde bulundukları bilgi çağınınüretken üyeleri arasına katılmaları, ülkelerin eğitim politikalarıdoğrultusunda nitelikli iş gücü yetiştirmesi bilim ve teknolojininbütünleştirilmesinden geçmektedir (Akgün, Yılmaz ve Seferoğlu, 2011).Cumhuriyet tarihimize baktığımızda en sık ve köklü değişimlerim eğitim alanındayapıldığı görülür. Bu değişiklikler gündelik siyasi hedefler üzerine değil,MEB’nin en yüksek danışma organı olan Millî Eğitim Şûralarında alınan kararlar,kalkınma planları, ulusal ve uluslararası bağlayıcı yasal düzenlemeler,bilimsel gelişmeler, paydaş talepleri ve hükûmet programları bağlamındagerçekleştirilmiştir. “2023 Eğitim Vizyon Belgesi” MEB tarafından eğitimisteminde yapılan köklü değişikliklerden önemli biri belge olarakdeğerlendirilmelidir. Ekim 2018 tarihinde yayımlanan 2023 Eğitim Vizyonu’nuntemel amacı; çağın ve geleceğin becerileriyle donanmış ve bu donanımı insanlıkhayrına sarf edebilen, bilime sevdalı, kültüre meraklı ve duyarlı, nitelikli,ahlaklı bireyler yetiştirmektir (MEB, 2018). Tablo 1’de görüldüğü gibi belgedeele alınan 18 boyutta toplam 45 hedefler ve 259 alt hedef hiyerarşik bir yapıdasunulmuş. Bu yöntem vizyonun açık ve anlaşılır olmasını sağlamakla kalmamış,sistemin dört ana unsuru olarak belirlenen ebeveyn, öğretmen, öğrenci ve okulaaktarılmasında pratiklik sağlayacak şekilde sunulmuştur.
Tablo 1. 2023 Eğitim Vizyonu Boyutlara Göre Hedef ve AltHedef Sayıları
BOYUT |
HEDEF SAYISI |
ALT HEDEF SAYISI |
Öğreneme Analitiği |
2 |
11 |
Ölçme ve Değerlendirme |
4 |
23 |
İnsan Kaynakları |
2 |
21 |
Okul Finansmanı |
1 |
7 |
Teftiş ve Kurumsal Rehberlik |
1 |
4 |
Rehberlik ve Psikolojik Danışma |
1 |
9 |
Özel Eğitim |
1 |
7 |
Özel Yetenek |
3 |
15 |
Yabancı Dil Eğitimi |
3 |
21 |
Dijital İçerik |
2 |
11 |
Erken Çocukluk |
3 |
11 |
Temel Eğitim |
3 |
21 |
Ortaöğretim |
4 |
25 |
Fen ve Sosyal Bilimler Liseleri |
2 |
11 |
İmam Hatip Okulları |
2 |
13 |
Mesleki ve Teknik Eğitim |
7 |
32 |
Özel Öğretim |
2 |
9 |
Hayat Boyu Öğrenme |
1 |
9 |
Yukarıdakitabloda ilk göze çarpan vizyon belgesinin işe vuruk ve uygulanabilir biranalitiklikte sunulmuş olmasıdır. Boyutlar belirlenirken alışılagelmişyaklaşımın dışına çıkılarak hedef kitleye (erken çocukluk, ilkokul, ortaokul…)veya MEB organizasyon şemasına (insan kaynakları, finansman, teftiş…) göredeğil, insan merkezli ve beceri temelli bir yaklaşımın sergilendiğigörülmektedir. Örneğin ortaöğretim ayrı bir boyut olarak ele alınırken, fen vesosyal bilimler liseleri ve mesleki ve teknik eğitim ayrı boyutlar olarak elealınmıştır. Benzer şekilde özel yeteneklilerin eğitimi özel eğitimden ayrı birboyut olarak ele alınmıştır. Bu durum belgede eğitimi bir ekosistem olarak elealıp, sistemin tüm alt bileşenlerini eş zamanlı tasarlama hedefi ile tutarlıbir yöntem olarak değerlendirilebilir.
Tablodadikkat çeken ikinci nokta ise her boyuta ilişkin belirlenen hedef ve althedeflerin sayısıdır. Mesleki eğitim, yabancı dil eğitimi ve insan kaynaklarıgibi ekonomik, sosyal ve teknolojik katma değer üretme noktasında stratejiköneme sahip alanlarda ortaya koyulan hedeflerin ve alt hedeflerin sayısınınnispeten daha fazla olması, “Lider Ülke Türkiye” vizyonu ile uyumlu şekildeküresel rekabet şartları ile örtüşen bir eğitim politikasına işaret etmektedir.Son olarak belgenin sonuç bölümünde hedeflerin detaylı bir takvime bağlanmışolması, 3 yıllık somut hedeflerin, odaklanılan öncelikli alanların ve altyapıreformlarının ayrıca ele alınması “Türk Yüzyılı” hedefimiz ulaşılabilirliğiniarttıran gelişimsel bir planlamanın da yapıldığının göstergesidir. Eğitimde 2023 Vizyon Belgesi sunuş kısmıincelendiğinde tekillik kavramına özellikle vurgu yapıldığıgörülmektedir. Fizik ve matematikte karadelikleri açıklamak için sıklıklakullanılan tekillik kavramı insanın biyolojik ve mental yapısının makine ilebirleşmesi olarak tanımlanabilir. Pek çok gelecek bilimci ve fütüristtekilliğin bir üst insanlık seviyesi olarak tanımlanabilecek transhümanizme yolaçacağına ve transhümanizmin küresel pek çok sorunu çözüm getireceğineinanmaktadırlar. Belgede bu iki olgunun gerçekliği kabul edilmekte fakat,kendine özgü bir tekillik anlayışı ortaya koyulmaktadır. “Bizim tekilliğimiz,insan ile makinenin değil, akıl ile kalbin birleşmesidir.” şeklinde ifadeedilen tekillik Cumhuriyet’imizin kuruluş vizyonunda yer alan “Aklı hür vicdanıhür nesiller yetiştirmek” hedefi ile uyumludur. Eğitim 2023 Vizyonu7nunfelsefesi olarak insan odaklı bir yaklaşıma “Eğitimin ana öğesinin ve başöznesinin insan” olduğu söylenerek vurgu yapılmaktadır. Felsefi olarak ortayakonan en önemli açılım insan bütünlüğüdür. 21’inci yüzyıl eğitim sistemlerindemekanik bir sistem olarak ele alınan eğitim işlev odaklı olup, insanı yüzeyselve indirgeyici bir yaklaşım ile gereksinim odaklı bir eğitim sürecindengeçirmeyi hedefler. Öznesi ve ana ögesi insan olan bir eğitim sistemi için bütüncülve tutarlı bir ontolojik perspektife geçilmesi gerekmektedir. Nitekim her bilimdalı kendi insan tanımını yapar ve insanı farklı bir açıdan ele alır ancak hepbir boyut eksik kalır. Bu eksiklikler bütünlük kavramını karşımızaçıkarmaktadır. Türk yüzyılına ulaşmak için eğitim sisteminin insanın maddi vemanevi yönlerini, bedensel ve ruhsal varlığını, düşünsel ve duyuşsaleylemlerini, kuram ve uygulamayı bütünleştirmesi elzemdir. Benzer şekildeeğitim vizyonunda varlık ve bilgi dengesinin yeniden yapılandırılması ve bubirlikteliğin ahlak telakkisi ile taçlandırılması gerekliliğine vurguyapılmaktadır. Vizyon belgesinde eğitimpolitikasına bakıldığında öğrenci, öğretmen, ebeveynin birlikte gelişimiöngörülmektedir. Ancak hedeflenen bireysel bir gelişim rotasıdır. Öğrenci,öğretmen ve ebeveynlerin birbirlerini tanıdıkça birlikte ve birbirlerinden ayrırotalarda gelişebilirler. Ortaya koyulan tanıma ise mizaç ve yetenek odaklı birtanıma sürecidir. Bunun için öncelikle bütüncül bir sistem tasavvurunu vetasarımını gerektirmektedir. Parçaların kendi içindeki bütünlüğünü dikkatealırken eğitim sisteminin kendi doğası içinde taşıdığı bütünlüğe saygıgöstermek, alt sistemleri ve parçaları bir etkileşim içinde değerlendirmek önemlidir.İnsanın bütünlüğü, doğanın bütünlüğü, sistemlerin bütünlüğü, gerçeği arayıştason derece kritik dönemeçlerdir. Söz konusu bütünlük tüm metindevurgulanmaktadır. Eğitimde 2023 vizyonunun detaylı şekilde incelenmesi buyazının ana amacı olmayıp özet bir değerlendirme üzerinden farkındalık yazısıolarak değerlendirilmelidir. 2023 Eğitim Vizyonu, toplumumuzun ortak geleceğipaydasında her kesimde seslendirilen daha iyi bir eğitim beklentisine ilişkinkaygı ve umudu temsil etmek iddiasındadır. Burada incelenen belge sadece eğitimsistemimiz hakkında olması bakımından değil, aynı zamanda eğitim sisteminin“Lider Ülke Türkiye ve Türk Yüzyılı” tasavvurunun önemli unsurlarından birisiolması bakımından değerlidir. Bu bakımdan Lider Ülke Türkiye ülküsüne sahip herkestarafından detaylı şekilde incelenmesi gereken bir belgedir.