Değerli Devlet okurları,
Tarihte Türkler ilahî adaleti yer yüzünde hâkim kılmayı Tanrı’nın buyruğu olarak görmüş, bunu devamlı ve baki kılmanın yollarını aramışlardır. Türk cihan hâkimiyeti, nizamı âlem gibi ülkülerin kültürel kökeninde Tanrı buyruğunu yerine getirme inancı yatmaktadır.
Türkler, Orta Asya’da ulvi manalar kazandırdıkları inanç ögelerini hiç zorlanmadan İslamiyet’e kalbetmişlerdir. Ay ve yıldız motifi açısından da bu böyle olmuştur.Türklerin İslamiyet’i kabulünden sonra da hilale yüksek dinî anlamlar yüklenmiştir. Böylece İslam öncesinde Tanrı adına yeryüzünde adalet dağıtan Türk hakanlar, Allah’ın yer yüzündeki gölgesi sıfatına bürünmüş, hilal de onların hükümranlık sembolü hâline gelmiştir.Türk bayrağında hilalle birlikte ayrılmaz bir bütün oluşturan yıldız ise yön bulmada, hâkimiyeti vurgulayan, kollayıp gözetleyen,milleti ve devleti yöneten kişiyi simgelemektedir.
Bütün bu anlattıklarımızdan yola çıkarak Sayın Genel Başkan’ımız Devlet BAHÇELİ’nin Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemi için isimlendirmiş olduğu “ay yıldız yönetim modeli” tarihimizden alınan feyz ile manasına kavuşmuştur. Ay yıldız yönetim modelindeki ay, yasama, denetim ve denge unsuru olan ve 600 milletvekilinden meydana gelen parlamentodur.Yıldız ise Cumhurbaşkanı ve hükûmettir. Millet, bu iki sağlam sütunun etrafından kenetlenmiştir. Kenetlenmeyi sağlayan çimento; bayrağımıza al rengini veren şehitlerimizin kanıdır.
Türk milleti, 24 Haziran’da tarihinin en önemli seçimlerinden birini rekor katılımla gerçekleştirip dünyaya demokrasi dersi vermiştir. Millet aklı tecelli etmiş, ülkemize karşı kurgulanan bütün kan emici hesapları bozguna uğratıp “cumhur ittifakı”nı tercih ederek, hilale yıldız olmayı seçmiştir.
Böylelikle milletimiz Cumhuriyet’in 3. evresi olan ay yıldız yönetim modeline güven ve huzur ortamında geçmiş, millî hâkimiyet prensibi en kâmil manada teşekkül etmiştir.
Bu vesile ile ay yıldız yönetim modelinin ülkemiz için hayırlı olmasını diliyor, sizleri en kalbi duygularla selamlıyorum.
EDİP SEMİH YALÇIN