ERDOĞAN, BAHÇELİ VE YILDIRIM’A MALAZGİRT’TE COŞKULU KARŞILAMA

29 Ekim 2019 10:28
Okunma
1870
ERDOĞAN, BAHÇELİ VE YILDIRIMA MALAZGİRTTE COŞKULU KARŞILAMA

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Malazgirt Milli Park Alanı'nda düzenlenen Malazgirt Zaferi'nin 948. Yıl Dönümü Kutlama Programına katıldı. Programa Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli ve AK Parti İzmir Milletvekili Binali Yıldırım da katıldı. Erdoğan, Bahçeli ve Yıldırım Malazgirt’te coşkulu kalabalık tarafından karşılandı.
Bu arada, uçak korkusu yüzünden yıllardır Türkiye’nin en uzak şehirlerine kentlerine karayolu ile giden Bahçeli, yıllar sonra bu korkusunu yenerek Muş'a uçakla gitmeyi tercih etti. Ankara Esenboğa Havaalanı'ndan uçağa binen Devlet Bahçeli, Muş Sultan Alparslan Havalimanı'nda partililer tarafından karşılandı. Seçim maratonlarında bile mitinglere kara yoluyla gitmeyi tercih eden MHP Lideri, son olarak 2015 yılında Almanya’da Avrupa Türk Konfederasyonu'nun düzenlediği etkinliğe katılabilmek için uçağa binmişti.
Malazgirt Zaferi'nin 948. yıl dönümünde yaptığı konuşmada tarihî mesajlar veren Erdoğan, “Dağda teröristin, denizde Rum'un, havada rakiplerimizin ve diğer tüm platformlarda karşımızda her kim varsa onun yanında yer alarak bu ülkenin partisi olunamaz." dedi.
Erdoğan, şunları kaydetti:
"Malazgirt Zaferi’nin 948. yıl dönümü vesilesiyle tüm kahramanlarımızı hürmetle yâd ediyorum. Bin yılıdır bu toprakların vatanımız olması için gözlerini kırpmadan kendini feda eden şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum. Milletimizi kendi iç meseleleriyle uğraştırarak medeniyetinden tarihinden koparmaya çalışanların da senaryolarını boşa çıkardır. Bugün Malazgirt Zaferi’ni böylesine bir coşkuyla kutluyorsak işte bu projeyle birlikte o aksi proje hazırlayanlar da çökmüş demektir. Yeni nesillere 2071 vizyonunu miras bıraktık. Yaklaşık yarım asır sonra bizler görmesek de inanıyorum ki Türkiye her alanda dünyanın en güçlü ülkelerinden biri olarak çok daha büyüt hedeflere yelken açmış olacaktır. Hep söylediğim gibi bizim medeniyetimiz bir fetih medeniyetidir. Bu fetih sadece toprakların sadece coğrafyanın fethi değildir. Asıl fetih gönüllerin zihinlerin fethidir. Hiçbir siyasi veya ekonomik çıkar bizi hakkın yanında yer almaktan mazluma ve mağdura yardım etmekten alıkoyamaz. Gördünüz değil mi Diyarbakır'da yavrusu örgütün elinde kaçırılıp alıkonan annenin günlerdir yaptığı eylemi? Biz dik duracağız. Biz bu insanların yavruları istismarına göz yummayacağız. Bugün Kudüs'te Filistin'de zulüm var. Filistin'i adım adım işgale çalışıyor. Müslümanlar zulüm altında... Ellerinden gelse ülkemizde de aynı şeyleri kara kalpli alçakları da unutmadık. Daha düne kadar evlerimizin dibine kadar getirmek istedikleri mücadeleyi sınırlarımızın ötesine taşıdık. Anadolu bizim için büyük davamızın kıtasıdır. Bizim davamız da hep inşa davası olmuştur. Vatan kıldığımız bu topraklar inşallah yeniden dirilişimize şahitlik edecektir. FETÖ'cü hainler bir darbe girişimiyle ülkemizi işgale kalkıştıklarında karşılarında tüm farklılıklarını bir kenara bırakmış bir milleti karşılarında buldular. İşte aynı kadro bugün Malazgirt Ovası'nda. Huzurlarınızda bu mücadelede bize destek veren Sayın Bahçeli ve heyetine teşekkürü bir borç biliyorum.”

KILIÇDAROĞLU MİSAKIMİLLÎ'Yİ BİLMİYOR
Erdoğan, “Ülkemizin beka mücadelesi söz konusun olduğunda başka saflarda yer almanın saygıya layık bir yanı yoktur.” diyerek konuşmasına isim vermeden CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu eleştirerek şunları söyledi:
 “ Siz bu tuzağı kuranların arkasından giderseniz bunun adından başka olur. Türkiye'nin Orta Doğu'da ne işi var diyor. Bize ülkemizin güneyinden taciz atışları yapılacak saldırılacak bizim orada ne işimiz var? Sen bu işlerden anlamıyorsun. Biz oradayız orada olacağız. Atatürk'ün partisiyiz diyeceksin, sonra Misakımillî’yi bilmeyeceksiniz. Biz Adana Mutabakatı neyse onun gereğini yapıyoruz ve yapmaya da devam edeceğiz. Bu zat bakar kör, Doğu Akdeniz'de sondaj gemilerimiz var. Firkateynlerimiz var. Silahlı hava araçlarımız hazır vaziyette.. Denizden karadan her şeye hazırız. Ama bunu görmüyor. Bay Kemal bizim herhâlde ay ve yıldızımızı da bilmiyor. Lafla biz Atatürk'ün partisiyiz demekle olmuyor. Sen bitmişsin. 3-4 tane belediye almakla olmaz. Yaşadığımız kritik süreçte ülkemizin gelecek yarım asrının belirleyicisi olacak bir dönemden geçiyoruz. Kimsenin milletimizin birliğini beraberliğini bozacak şekilde davranmaya hakkı yoktur. Şu an içeride ve dışarıda teröristleri inine kadar kovalıyoruz, kovalamaya devam edeceğiz. Bölgedeki hesapların karışıklığı ve sinsi tuzakların çokluğu bizi yolumuzdan alıkoyamayacaktır. Şu anda Savunma Bakanlığımız, İçişleri Bakanlığımız, güvenlik güçlerimiz yoluna devam ediyor. Birilerinin çözülemez dediği Fırat'ın doğusundaki meseleyi yoluna koyuyoruz. İsteğimiz dışında bir yola zorlanır, ya da oyalanmaya kalkılırsa hazırlıklarımız tamamdır, planımızı devreye sokarız. İHA'larımız SİHA'larımız bölgeye girdi. Hava ve kara unsurlarımızla sınırın ötesine geçtiğimizde sürece belirleme imkânına kavuşacağız. Rusya ile bu meseleyi yakından istişare ettik ve yarın Rusya'ya gidiyorum. Orada yine görüşmelerimiz olacak. Irak tarafında da çok önemli adımlar atıyoruz. Operasyonların sebebi bu... Herkes açısından olumlu neticeler doğuracaktır. Doğu Akdeniz'deki çalışmalarımız sürüyor. Kimse bizi engelleyemez, engelleyemeyecektir.”

ERDOĞAN’DAN YAZLIK SARAYA OTEL SÖZÜ
Öte yandan Recep Tayyip Erdoğan, "İnşallah bu külliyemizle beraber çevresinde butik birkaç otel de yapacağız. Zira bu kabristanları ziyarete gelenler inşallah oralarda kalma imkânı da bulsunlar. Ahlat'ı daha yakından tanısınlar." diye konuştu.
Muş'ta Malazgirt Zaferi'nin 948. Yıl Dönümü Kutlama Programının ardından Bitlis‘in Ahlat ilçesine geçen Erdoğan, burada yaptığı konuşmada Van Gölü kıyısındaki Kale Mahallesi'nde inşasına başlanan Ahlat Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nin tamamlanacağını belirtti.
Erdoğan, "İnşallah bu külliyemizle beraber çevresinde butik birkaç otel de yapacağız. Zira bu kabristanları ziyarete gelenler inşallah oralarda kalma imkânı da bulsunlar. Ahlat'ı daha yakından tanısınlar." dedi.
Ahlat'taki tarihî Meydanlık Mezarlığı’ı ziyaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, tarihî kentten dikkat çekici mesajlar verdi. Ahlat'ta çadırların kurulduğu festival alanında toplanan kalabalığa seslenen Erdoğan, geçtiğimiz günlerde Ahlat dönüşü geçirdiği kazada hayatını kaybeden Prof. Dr. Haluk Dursun'u andığı konuşmasında önümüzdeki yıl gerçekleştirilecek olan Dünya Göçebe Oyunlarının Türkiye'de yapılacağı bilgisini paylaştı.

ÇEVRESİNDE BİRKAÇ OTEL DE YAPACAĞIZ
Konuşmasında, Sultan Alparslan'ın Malazgirt Zaferi’nden önce son otağını Ahlat'ta kurduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Tüm bu birikimine ve zenginliğine rağmen Ahlat maalesef senelerce kaderine terk etmiştir. Tarihimizi 1923'ten başlatan zihniyet Ahlat'ı ihmal etti, gereken kıymeti vermedi. Türk milletinin ruh köküyle bağını kesmek isteyenler, diğer pek çok değerimiz gibi Ahlat'ı da ihmal etti, görmezden geldi. Nasıl kütüphanelerimizdeki nadide eserler hurda diye yabancılara satılmışsa, Ahlat gibi yaşayan kütüphaneler de yıllarca umursanmadı. Biz, düzenlediğimiz etkinliklerle Ahlat'ın bu makus talihini değiştirmeye çalışıyoruz." dedi.
Ahlat'ın sahil kalesinin de yer aldığı Kale Mahallesi'nde inşasına başlanan Cumhurbaşkanlığı yazlık külliyesine de değinen Erdoğan, "İnşallah bu külliyemizle beraber çevresinde butik birkaç otel de yapacağız. Zira bu kabristanları ziyarete gelenler inşallah oralarda kalma imkânı da bulsunlar. Ahlat'ı daha yakından tanısınlar. Anadolu'nun Orhun Abideleri olarak bilinen tarihî yazıtları UNESCO listesine aldırmak için şu anda mücadele ediyoruz. Birileri rahatsız olsa engellemeye çalışsa da biz bu otağı ilçemize kazandıracağız." diye konuştu.
Konuşmasını, "Ne haçlı artıklarının ne Bizans heveslilerinin ne PKK denilen kendini bilmezlerin, bizimle hedeflerimiz arasına girmesine izin vermeyeceğiz." sözleriyle sürdüren Erdoğan, "Malazgirt'te tüm dünyaya Anadolu'nun ebedî ve ezelî yurdumuz olduğunu haykırdık. Bize kefen biçenlerin heveslerini kursaklarında bırakmaya devam edeceğiz." ifadelerini kullandı.