MİLLÎ MÜCADELE BAŞLARKEN TOKAT VE ATATÜRK’ÜN TOKAT’A GELİŞİ

08 Nisan 2017 15:22 Kutluhan SAYGILI
Okunma
9675
MİLLÎ MÜCADELE BAŞLARKEN TOKAT VE ATATÜRKÜN TOKATA GELİŞİ

MİLLÎ MÜCADELE BAŞLARKEN TOKAT VE ATATÜRK’ÜN TOKAT’A GELİŞİ

Kutluhan SAYGILI

Üç kıtada hâkimiyet kurarak bir cihan devleti olan Osmanlı Devleti’nin başta eğitim sistemi olmak üzere çeşitli alanlarda başlayan bozulmalar ile itibarını ve gücünü kaybetme sürecine girmesinden itibaren yüce Türk milletine karşı Şark Meselesi’ne dair emellerinden hiçbir vakit vazgeçmemiş olan Haçlı Avrupa’sı hedeflerine ulaşma yolunda önemli adımlar atmışlardır.

Nitekim Birinci Dünya Savaşı’nı takiben 30 Ekim 1918 tarihinde imzalanan Mondros Mütarekesi neticesinde devletin istiklali ciddi manada tehlikeye düşmüş ve milletimiz haklı bir endişeye kapılmıştı. Mondros Ateşkes Antlaşması’nın uygulanmaya başlaması üzerine birçok yerde olduğu gibi Sivas vilayetine bağlı bir sancak olan Tokat’ta da Rum ve Ermeni saldırıları başlamıştı. Halil alan köyü,Erbaa kazası, Şeyhli ve Karayük köylerine, Serpin (Turhal) ve çevresine yapılan saldırılar sırasında çok sayıda Türk katledilmiş, köyler yakılıp yıkılmıştı.Evlerinin bodrumlarını ve odalarını işkence yerleri hâline getiren Rum ve Ermeniler saldırılarını giderek şiddetlendirirken yaptıklarını onaylamayan veya kendilerine katılmayan Rumları da öldürmekten çekinmemişlerdi. Kendi soydaşlarına yaptıkları saldırıları Türklerin yaptığı iddiasını da ileri sürerek, İtilaf Devletleri’ne şikâyet etmişler, böylece işgalci devletlerin kendilerine yardımlarını sağlamaya çalışmışlardı.

Anadolu’nun genelinde baş gösteren bu sıkıntı, şüphesiz Tokat sancağı halkını da üzmüş ve gelecek hakkında endişeye düşür­müştür. Bilhassa, Tokat'ta azınlık durumunda olan Rumların Karadeniz bölgesinde Sinop’tan Rize’ye kadar uzanan ve Tokat'ı da içine alan bölgede bir Pontus devleti kurmak istemeleri, Tokat halkının tedirginliğini daha da artırmıştır. Rum çetelerinin giderek artan saldırıları üzerine yer yer kendilerini korumak amacıyla direnişe geçen Tokat halkı tedbir amacı ile 25 Şubat 1919’da Müdafa-iHukuk Cemiyeti şubesini kurmuşlar, ertesi ay bu şube merkezi İstanbul’da olan Vilayet-i Şarkiye Müdafa-i Hukuk-i Milliye Cemiyetine bağlanmıştır.

Müdafa-i Hukuk Cemiyeti şubesinin kurulması Tokat’ta kurtuluşaatılan ilk adım olmuştur.(Bu cemiyetin idare heyeti şu kişilerden oluşmuştu.Reis: Tahir Rüştü. Azalar: Elmacıoğlu Hacı Hüsnü, Hamamcıoğlu Rıfat,Mütevellioğlu Nuri, Yağcıoğu Mehmet ve İsmail Hameti.) Tokat Müdafa-i Hukuk Cemiyeti yurdu saran tehlikeler karşısında boş durmamış, toplantılar ve mitingler düzenleyerek millî birlik ve beraberliği kuvvetlendirecek propagandalar yapmış, müttefik kuvvetlerine işgalleri kınayan protesto telgrafları çekmişlerdi. Şehir içi ve şehir dışı için Kuva-i Milliye birlikleri kuran cemiyet bir yandan ayrılıkçı grupların çıkardığı isyan ve saldırılarla mücadele ederken diğer yandan da cepheye asker ve erzak göndermiş; genel harpten dönen esirlerimizin yurtlarına kavuşmaları için çalışmışlardı.

Yunanlıların 15 Mayıs 1919’da İzmir’i işgal etmesi bütün yurtta olduğu gibi Tokat’ta da büyük üzüntü uyandırmış, Tokat ve kazalarında Redd-iİlhak Cemiyetleri kurulmuştur. İzmir’in işgali üzerine Tokat’ta ilk miting 12Haziran 1919’da (Bazı kaynaklarda 20 Haziran olarak geçmektedir.) Niksar’da yapılmış, camilerde ve meydanlarda toplanan kasaba ve köy halkı İtilaf Devletleri’ni protesto ederek Redd-i İlhak Cemiyeti Reisi Hacı Mahir Bey’in imzası ile işgalleri kınayan şu telgrafı çekmişlerdir:

“Hukukun hamisi olduğunu iddia eden Wilson’a ve diğer devletlere müracaat ediyoruz. Artık bizim feryatlarımıza kulak tıkamayınız, bizim tamamiyet-i mülkiyemize, mevcudiyet-i milliyemize tecavüzü ve bu tecavüzde devamı kastediyorsanız en kısa yol bizi öldürmektir. Geliniz öldürünüz. Biz Türk olarak en küçük vatan parçasının Türk kalmasını istiyoruz. Siz de buna söz vermiştiniz. Şimdi ise sözünüzde durmadığınızı görüyoruz. Anadolu’ya uzatılacak bir tecavüz bizi öldürmek için uzatılan bir adımdır. İnsaniyet ve adalet namına bu suikastten vazgeçiniz.”

Niksar’da bu gelişmeler olurken Tokat’ta da benzer gelişmeler yaşanmaktaydı.Mustafa Kemal Paşa’nın “İzmir’i işgal eden Yunanlıların giderek artan ilerlemesi ve halka yapılan vahşetlerin protesto edilmesini” isteyen genelgesi üzerine Tokat ileri gelenleri, esnaf, tüccar ve belediye üyeleri bir araya gelerek toplantılar yapmışlardı. Toplantılar sonunda miting yapılacak olunursa işgallere ve saldırılara karşı duyarsız olmayan Müslüman halkın azınlıklara saldırma ihtimali olduğundan söz edilerek miting yapmama kararı alınmış ve 10 Haziran 1919 tarihli telgrafla başta Amerika olmak üzere İtilaf Devletleri protesto edilmiştir. Mustafa Kemal Paşa, 14 Haziran 1919’da Tokat mutasarrıflığına bir telgraf çekerek bu tip toplantıların neticesinde gönderilen telgrafların bir tesiri olmayacağını ifade ederek miting yapılmasının gereğini belirtmiştir.

İşte, Anadolu’da işgallerle başlayıp devam eden bu sancılı günlerde Samsun’da bir yıldız parlıyor ve Tokat’a doğru yol alıyordu. Mustafa Kemal Paşa,Rum ve Ermenilerin Karadeniz bölgesinde tahriklerini durdurmak ve Müttefik Devletleri’n bölgeyi işgal etmelerine fırsat vermemek için fevkalade yetkilerle 9. Ordu müfettişi olarak Anadolu’ya gönderilmişti. 15 Mayıs 1919 günü karargâhı ve seyahatine tahsis edilen Bandırma Vapuru ile İstanbul’dan hareket ederek 19 Mayıs 1919’da Samsun’a çıkan Mustafa Kemal Paşa’ya göre vatanın içinde bulunduğu durumdan kurtulabilmesi için tek çıkış yolu vardı. Ulus egemenliğine dayanan, tam bağımsız yeni bir Türk devleti kurmak. Bu kararın dayandığı temelilke, Türk ulusunun onurlu ve şerefli bir ulus olarak yaşamasıydı. Bu ancak  tam bağımsız kalmakla sağlanabilirdi. Tam bağımsızlıktan yoksun bir ulus, çağdaş ulusların karşısında uşak durumunda kalmaktan öteye gidemezdi.

Samsun’dan hareketle Anadolu’da Millî Mücadele ateşini yakan Mustafa Kemal Paşa 22 Haziran1919’da Amasya’da yayımladığı genelge ile Millî Mücadele’nin yol haritasını çiziyor, milletçe örgütlenmenin ve Sivas’ta millî bir kongre toplanmasının temellerini atıyordu. Amasya’da iken Sivas’ta kendi aleyhinde bazı faaliyetlerin başladığını haber alan Mustafa Kemal Paşa Tokat’a geliş kararını Nutuk’ta şöyle anlatıyor:

“Ayın 25’inci günü Sivas’ta aleyhimde bazı münasebetsiz ahval cereyana başladığından haberdar oldum. 25/26 Haziran gecesi yaverim Cevat Abbas Bey’i çağırdım ve yarın sabah karanlıkta Amasya’dan güneye hareket edeceğiz, dedim. Bu hareketimizin gizli tutularak hazırlanılması için emir verdim.”

Mustafa KemalPaşa, her ne kadar gizlice Tokat’a gelmeyi planlamışsa da şehrin girişinde onu bir sürpriz beklemekteydi. Bir binbaşı’nın komutasında, üniformaları eski ve birbirinden farklı küçük bir askerî birlik  tarafından karşılandı. Mustafa Kemal Paşa,arabayı hemen durdurmakla birlikte tedirgindi. Binbaşının “Paşam, hoş geldiniz.Ben askerlik şubesi reisi...19 nefer, bir çavuş, iki izinli emrinizdedir...”sözleri üzerine belirsizlik sona ermiş ve herhangi bir tehlikenin olmadığı anlaşılmıştı. Gazeteci Ruşen Eşref, Mustafa Kemal Paşa’nın Tokat’ta karşılanışını şu satırlarla anlatmaktadır:

                “Tokat’ın ağzında bir avuç asker, dizi olmuş onu bekliyordu. O, Bolu beylerine isyan etmiş Köroğlu değildi,  millet adına  dünyaya meydan okuyan Heyet-i Temsiliye  Reisi Mustafa Kemal’di. Boynu bükük Anadolu şehrinin kapısında kıyafeti yıpranmış, fakat içi aşınmamış bu saygı kıtası dimdik, işte onu gözlüyordu...”

Mustafa Kemal Paşa alınacak askerî tedbirleri kısaca gözden geçirdikten sonra kendisini karşılayan subayla birlikte askerlik şubesine geçmiş, onun Tokat’a geldiğini haber alan belediye reisi ve üyeleri ile şehrin ileri gelenleri ziyaretlerine gelmişti.Paşa, onlara memleketin ulema ve eşrafı ile bir toplantı yapacağını bildirmiş ve geceyi Tokat’ta geçirmiştir.

Mustafa Kemal Paşa Tokat’a geldikten sonra ilk olarak Tokat Postanesini kontrol altına aldırmış ve şehre gelişinin gizli tutulmasını sağlamıştır. Tokat’ta bulunduğu süre içinde Kurtuluş Savaşı’na yönelik önemli kararlar almış ve ilgili yerlere bu kararları telgraflarla bildirmiştir. 27 Haziran 1919 günü sabah saat 10’da yapılan toplantıda memleketin içinde bulunduğu kötü durumu geniş bir şekilde anlatmış ve bu durumdan kurtulmanın tek çaresinin topyekûn bir mücadele olduğunu ısrarla vurgulamıştır.

Toplantıda özellikle Tokat  müftüsünün “Elimizde üç buçuk millet kaldı. Bunu da kırdırmayalım.” ve “Harp araçlarımız yok, düşman uçakları derhâl yurdun her köşesini yangına çevirir.” sözleri üzerine Mustafa Kemal Paşa Endülüs’ü örnek göstererek “Her şeye boyun eğmekle acıları artıracağımızı, çalışmanın elinden hiçbir şeyin kurtulamayacağını, Türk ulusunda saklı kalan birçok canlılıkların, cevherlerin bu işi başarmaya yeter olduğunu” anlatmıştır. Mustafa Kemal Paşa’nın Tokat’ta o gün söylediği şu sözler onun verilecek olan ölüm kalım  savaşında ne kadar kararlı ve hazır olduğunu da açıkça ortaya koymaktaydı:

“Hiçbir müdafaa  vasıtasına malik olmasak bile, dişimiz, tırnağımızla, zayıf ve dermansız kolumuzla mücadele ederek şeref  ve haysiyetimizi,namusumuzu  müdafaa etmeyi zaruri görüyorum. Tarih, bize vatan uğrunda canını, malını esirgeyen milletlerin asla ölmediklerini, hâlâ yaşadıklarını göstermektedir.Ben hayatımı, hiçbir zaman milletimden üstün görmedim ve görmeyeceğim. Her an memleket için şerefimle ölmeye hazırım!”

Bu konuşmalardan sonra Tokat Müftüsü Hacı Ömer Efendi ( Kuntay, 1868–1951) “Allah büyüktür, imanımız tamdır. Zatınızı tanımaktan memnun olduk, neler yapacaksak birlikte karar verelim. Size güveniyoruz, nasıl derseniz beraberce öyle yapalım.”diyerek ulusal Kurtuluş Savaşı’nda Mustafa Kemal Paşa’nın yanında yeraldıklarını açıkça ifade etmiştir. Tokat Müftüsü Hacı Ömer Efendi’nin Millî Mücadele’nin amaçları doğrultusunda halkı aydınlatıcı vaaz ve konuşmalar yaparak, Ankara Fetvası’nı (Nisan 1920) tasdik etmesi de Tokat’ta millî birliğin sağlanmasınave ulusal savaşın kazanılmasına önemli katkılar sağlamıştır.

Mustafa Kemal Paşa Tokat’ta askere alınacakların tespiti ve gerekli listelerin hazırlanması için Vasfi Bey’i görevlendirmiştir. Vasfi Bey, Mütevellioğlu’nu ve Tokat eşrafını toplamış ve birlikte askere alınacakların listesini hazırlamışlardır. Artık yürekleri vatan sevgisiyle dolup taşan Tokat’ta da Millî Mücadele’nin meşalesi yakılmıştı. Mustafa Kemal Paşa’nın Tokat ve çevresindeki çalışmaları, bölge halkının ona verdiği destek ulusal Kurtuluş Savaşı’mızın kazanılmasında çok önemli bir rol oynamıştır. Kurtuluş Savaşı’nın hazırlık çalışmalarının yoğun bir şekilde yürütüldüğü Amasya, Sivas ve Erzurum üçgeninde yer alan ve önemli bir geçiş yolu olan Tokat’taki çalışmalarını tamamlayan Mustafa Kemal Paşa, 4 Eylülde Sivas’ta toplanacak olan millî kongrenin hazırlık çalışmalarını yerinde takip edebilmek amacıyla Sivas’a hareket etmiştir.

İstanbul hükûmeti ise daha evvelden Mustafa Kemal Paşa’yı ordu müfettişliğinden azlettiğini telgraflarla illere yaymış, Elâzığ Valisi Ali Galip’i Mustafa KemalPaşa’yı tutuklamak üzere gizlice Sivas’a göndermişti. Sivas Valisi Reşit Paşa ise çaresizlik içinde bulunuyordu. Bu durumdan haberdar edilen Mustafa Kemal Paşa, Tokat Postanesini kontrol altına aldırmış olduğundan Tokat’tan Sivas’a hareket saatini, Sivas’a altı saat sonra çekilen bir telgrafla bildirilmesini sağlamış ve böylece hain bir planı bozarak aleyhinde gerçekleşebilecek kötü sonuçlarıda önlemiştir. Paşa’nın Tokat’tan Sivas’a gidişleri Nutuk’ta şu şekilde anlatılmaktadır:

“26’da Amasya’dan yola çıktım. Tokat’a varır varmaz telgrafhaneyi gözaltına aldırarak benim varışımın Sivas’a ve hiçbir yere bildirilmemesini sağladım. 26/27 gecesini orada geçirdim. 27’de Sivas’a doğruyola çıktım. Otomobille Tokat’tan Sivas aşağı yukarı altı saattir. Sivas valisine,Tokat’tan Sivas’a gelmek üzere yola çıktığımı bildiren açık bir tel yazdım.İmzada ‘Ordu Müfettişliği’ unvanını kullanmıştım. Telde, özel bir düşünce ile yola çıkış saatimi bildirmiştim. Ama bu telin ayrılışımdan altı saat sonra çekilmesini ve o zamana değin hiçbir yoldan Sivas’a bilgi verilmemesini sağlayacak önlemleri aldırdım...”

Mustafa Kemal Paşa Sivas’ta uzun süre kalmayarak Erzurum’a geçmiş ve 23 Temmuz 1919’da toplanan Erzurum Kongresi’ne katılmıştır. Erzurum Kongresi’nde Tokat’tan Hamamcızade Rıfat (Arkun, 1873–1945), Reşadiye kazasından Emekli Askerî Kâtip Mehmet Sırrı (Kaymaz, 1872–1940) ve Niksar kazasından Mehmet Şeref Efendi (Kayıt bulunamadı.) yer almışlardır. Erzurum Kongresi’ne katılan Tokat temsilcileri Sivas Kongresi’ne katılmamış ve 4 Eylül 1919’da yapılan Sivas Kongresi’nde Tokat, Bekir Sami Bey tarafından temsil edilmiştir.

Tokat Millî Mücadele Dönemi’nde düşman işgaline uğramamış olmasına karşın Anadolu’nun her köşesinde yaşanan acıyı ve ızdırabı yüreğinde hissetmiş, maddi ve manevi tüm varlığı ile ulusal Kurtuluş Savaşı’ndaki yerini alarak üzerine düşen görevi yapmıştır. Coğrafi konumu itibarıyla Millî Mücadele’nin temellerinin atıldığı iller arasında geçiş yolu üzerinde yer alan Tokat, önemli kararların alındığı ve hazırlıkların yapıldığı yer olmuştur. Gerektiğinde müttefik kuvvetlerine protesto telgrafları çeken, gerektiğinde evlatlarını cepheye göndermekte tereddüt etmeyen Tokat halkı Mustafa Kemal Paşa’yı da yalnız bırakmamış,Kurtuluş Savaşı’nın zor ve sıkıntılı günlerinde hep yanında yer almıştır. Ona duyulan saygı ve tam bağımsızlık mücadelesine inanç kazanılacak olan zaferin habercisi olmuştur.Gazi Mustafa Kemal Atatürk’te Türkiye Cumhuriyeti kurulduktan sonra gerçekleştirdiği yurt gezilerinde Tokat’a ve Tokatlılara yakın ilgi göstererek vatan topraklarımızın en sancılı günlerini yaşadığı dönemde burada gördüğü desteği  ve fedakârlıkları unutmadığını açıkça ortaya koymuştur. Millî Mücadele Dönemi’nde Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü yalnız bırakmayan Tokat halkı Türkiye Cumhuriyeti’ni de  kalbindeki Atatürk sevgisinide sonsuza dek yaşatacaktır.

 

 

KAYNAKÇA

 

ATATÜRK, MustafaKemal: Nutuk, Cilt:1, Türk Tarih Kurumu Yayınları, Ankara, 1989.

AKAR, Hasan-Müjdat Özbay: Milli Mücadele Yıllarında Niksar,  Niksar, 1998.

CİNLİOĞLU,Halis: Ulusal Savaşta Tokat, 1936.

KAPLAN, Leyla: “MilliMücadele Döneminde Tokat”, Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi, Sayı: 35,Cilt:12, Temmuz 1996.

KIRZIOĞLU,M. Fahrettin: Bütünüyle Erzurum Kongresi, Cilt:1, Ankara, 1993.

KURAN, Ercüment: “MilliMücadelede Tokat”,Türk Tarihinde ve Kültüründe Tokat Sempozyumu, Temmuz1986.

İLGAZİ, Abdullah:“Atatürk’ün Tokat Gezileri”, Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi, Sayı:52,Cilt:18, Mart 2002.

SARIKOYUNCU,Ali: “Milli Mücadelede Din Adamları II”, Diyanet İşleri BaşkanlığıYayınları, Ankara 2002.

TÜRKER, Kemal:“Bandırma Vapurunda Bir Tokatlı”, Tokat Kültür Araştırma Dergisi,Sayı:10, Ocak 1997.

TBMM Albümü1920-2010, 1.Cilt, 1920-1950.